| Dünya şimdi sistemimizi, yaşam tarzımızı korumak için savaşıyor. | Open Subtitles | العالم يُحارب الان لكى يحمى نظامنا ، طريقتنا فى الحياة |
| Dünya şimdi sistemimizi yaşam tarzımızı, korumak için savaşıyor. | Open Subtitles | العالم يُحارب الان لكى يحمى نظامنا ، طريقتنا فى الحياه |
| Biri ölmüş, biri kanserle savaşıyor, birinin de şimdi Hollanda'da koyun sürüleri var. | Open Subtitles | . أحدهم مات، وأحدهم يُحارب السرطان، وأحدهم لديه قطيعُ أغنامٍ في "هولندا". |
| - Bunlar kutsal topraklarda savaşan askerlermiş. | Open Subtitles | هذا كان يُحارب الرجال قادم من الاراضى المُقدسة |
| Bazı günler, halk için savaşan devrimci Mendez oluyor. | Open Subtitles | في بعض الأيام هو الزعيم الثوري يُحارب من أجل الناس |
| Kendisi için savaşıyor. | Open Subtitles | إنها يُحارب لأجله. |
| Düşmanla savaşıyor. Ama sen gitmedin? | Open Subtitles | يُحارب العدو و لكنك لم تذهب؟ |
| Büyüyü durduramazsın... büyüyle savaşan insanları durdurabilirsin. | Open Subtitles | ... لا توقفي السحر بل توقفين الشخص الذي يُحارب السحر |