| Niye istediklerini biliyoruz. Öldürmek için istiyorlar. | Open Subtitles | نعتقد أننا نعرف لماذا يُريدونه يُريدونه لكي يقتلوه |
| Bazen onlara her istediklerini yapamayacaklarını söylerim. | Open Subtitles | أحيانا أقول لهم أنهم لا يستطيعون فعل ما يُريدونه |
| - Dikkatlice izle, o zaman ne istediklerini anlarsın. | Open Subtitles | راقبهم جيدًا وستعرف ما الذي يُريدونه. لا تذهبي. |
| Diğer bağışçılara bel bağlamış vaziyetteyim ve onların istediği de bu. | Open Subtitles | أنا مُعتمد على المانحين الآخريين وذلك ما يُريدونه |
| Onların istediği de bu! | Open Subtitles | هذا ما يُريدونه |
| Neredeyse onlara istediklerini veriyordun. | Open Subtitles | لقد أعطيتهم بالفعل ما يُريدونه |
| Yapmak istediklerini yapana kadar. | Open Subtitles | عن طريق فعل ما يُريدونه |