| Ve bu noktada karım benim için endişelenmeye başladı, ben de mavi bantlarla çalışmayı bıraktım ve düşünmeye başladım, Peki, hayatta başka ne var? | TED | و في ذلك الوقت بدأت زوجتي تقلق علي، و لهذا توقفت عن العمل بالشريط الأزرق، و بدأت أفكر. حسنا، ماذا هنالك أيضا في الحياة؟ |
| Bir kere, beni bir bokun içine sokmaya çalıştıgını anladığım için Todd ile çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | لقد توقفت عن العمل لـ تود حالما عرفت الهراء الذي كان يحاول أن يوقعني به |
| Evet, bebeği öğrendiğimizde ben çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | نعم، عندما عرفنا بأمر الطفل، أنا توقفت عن العمل. |
| Telefon gelince ne olduğunu anlamaya çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | استسلمت بمحاولة ان اعرف عندما اتلقى مكالمة |
| Telefon gelince neden olduğunu anlamaya çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | استسلمت بمحاولة ان اعرف عندما اتلقى مكالمة |
| Uzun zaman önce onu anlamaya çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | توقفت عن محاولة معرفته منذ زمن طويل. |
| Bu yüzden seninle çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | لهذا توقفت عن العمل معكم. |
| Garajdaki çalışmayı bıraktım. | Open Subtitles | لقد توقفت عن العمل في المرآب |
| Bunu anlamaya çalışmayı bıraktım artık. | Open Subtitles | -لقد توقفت عن محاولة فهم هذا |