| Kenya'daki çiftlik hayvancılığı 463 milyon dolarlık bir hacme sahip ve asgari ücretle geçinen bir çiftçiyle bolluk içinde geçinen bir çiftçi arasındaki fark sadece günde fazladan birkaç litre süt kadar. | TED | إنتاج الألبان في كينيا يقدر بـ 463 مليون دولار، والفرق بين مزارع بسيط ومزارع غني فقط بضع لترات من الحليب يوميا. |
| Morali bozulan çalışanlarımıza Çin'deki her bir çiftçiyle tanışmadan pes etmeyeceğimizi söyledim. | TED | أخبرت الموظفين القلقين العاملين معي أننا لن نيأس حتى نقابل كل مزارع محلي في الصين. |
| "Kızımın, onu geçindiremeyecek amele bir çiftçiyle evlenip hayatını mahvetmesine izin vermem." | Open Subtitles | لن أدع أبنتي تدمر حياتها بالزواج من مزارع فاشل لايمكن أن يؤمن لها مستقبلها |
| "Babasının pislik, uyuz biriyle, oradan geçen işe yaramaz bir çiftçiyle evlendirdiği kız." | Open Subtitles | التي زوجها والدها عُنوة الى حافر الاوساخ عديم الحيله المزارع السيء الذي صادف وان جاء الى هنا |
| Ve çiftçiyle eşinin bir evlatlıkları olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | ووجدت أن المزارع وزوجته لديهما أبن بالتبني |
| O korkutucu çiftçiyle burada kalmaktan çok daha iyidir. | Open Subtitles | الذهاب أفضل من البقاء مع ذلك الفلاح غريب الأطوار |
| Buraya baş hizmetçi olarak gelmeden önce bir çiftçiyle çıkıyordum. | Open Subtitles | في البداية قبل مجيئي الى هنا كرئيسة خادمات كنتُ أخرج مع مُزارع |
| Sara, lütfen şu ineğin sahibi çiftçiyle konuşabilir misin? | Open Subtitles | (سارة)، أيمكنك التحدث للفلاح بشأن بقرته من فضلك؟ |
| Gayri meşru ve cahil birinin saygıdeğer, zeki bir çiftçiyle evlenmesi mi? | Open Subtitles | للقيطة وجاهلة بان تتزوج مزارع محترم و فطن؟ |
| Yapamazdım. Bir çiftçiyle evlenemezdim. | Open Subtitles | لم أستطع فعل ذلك لا أستطيع الزواج من مزارع |
| İşlem yaptığı bir şirkette çalışan çiftçiyle arkadaş olmuş. | Open Subtitles | أصبح صديقاً مع مزارع يعمل في شركة يغطيها |
| Atını kaybeden bir çiftçiyle ilgili eski bir hikâye vardır. | TED | هناك قصة قديمة عن مزارع فقد حصانه |
| Bugün zengin bir çiftçiyle tanıştım. | Open Subtitles | قابلت مزارع ثري اليوم لا أعرفه |
| 50 çiftçiyle olmaz. | Open Subtitles | ليس بخمسون مزارع. |
| çiftçiyle iki koyunun fikrasini bilir misin? | Open Subtitles | أتعلم تلك النكتة عن المزارع مع البقرتان؟ |
| Pakistanlılar, çiftçiyle konuşmaya birini göndersin. | Open Subtitles | انظري ان كان بامكان الباكستانيين ارسال احدهم ليتحدث مع المزارع |
| - Böyle doğuştan çiftçiyle hiç karşılaşmamıştım. | Open Subtitles | لم التق بذلك المزارع الذي لم يلد بعد |
| Tom Crayhew adındaki çiftçiyle konuşun. | Open Subtitles | تحدّثا مع مُزارع يُدعى (توم كرايهيو). |
| Sarah, şu inek için çiftçiyle konuşur musun? | Open Subtitles | (سارة)، أيمكنك التحدث للفلاح بشأن بقرته من فضلك؟ |