| Yeşil ve hüzünlü gözler çimenlerin koyu formunda Kaçar gider. | TED | عيون خضراء وقاتمة في الأجزاء المظلمة من العشب ركض بعيدًا. |
| Dünyada büyüyen çimenlerin üçte birinden fazlasını bir böceğin biçtiği tahmin ediliyor. | Open Subtitles | وتشير التقديرات أن ثلث العشب في الكرة الأرضية يتم حصاده بواسطة الحشرات |
| Kırlara çıkalım, çıplak ayaklarla çimenlerin üzerinde yürüyelim. | Open Subtitles | لنسير إلى الحقول ونخلع أحذيتنا، ونمشي فوق العشب ماذا؟ |
| Kırlara çıkalım, çıplak ataklarla çimenlerin üzerinde yürüyelim. | Open Subtitles | لنسير إلى الحقول ونخلع أحذيتنا، ونمشي فوق العشب |
| Sanırım o inmeden ben arabadan indim ve ıslak çimenlerin üstünden büyük sisli meşeliğe doğru yürüdük sanki sanki orada birisi yardım istiyordu. | Open Subtitles | أظن أننى خرجت من السيارة قبل أن يخرج منها لقد سار فوق العشب الرطب و توجه نحو شجر السنديان الضبابى الكبير كما لو كان أحد |
| Tam karşısında, çimenlerin içine yat. | Open Subtitles | استلق على العشب هناك، فى الاتجاه المعاكس له |
| ...bulutları çimenlerin rengini değiştirmesini izleyebileceğim bir yerde. | Open Subtitles | و أراقب كيف تقوم الغيوم بتغيير لون العشب أسفلي |
| Yardım etmezdik ama bizim çimenlerin üzerinde yığıldı kaldı. | Open Subtitles | نحن لن ساعدت، لكنه مرت بها على العشب لدينا. |
| Sanırım ılık çimenlerin üzerine çiğ düşerse, bu topu yavaşlatır. | Open Subtitles | ظنــي أن ذلك سيكوّن طبقة من الندى على العشب الدافئ الأمـر الذي سيبطئ كرتك |
| # çimenlerin kokusu, çamuru Tıpkı hayal ettiğim gibi # | Open Subtitles | # أشم رائحة العشب والوحل , تماماً كما تخيلتهم # |
| Fakat aniden, baba bir kalp kriziyle çimenlerin arasına devrilir. | Open Subtitles | ولكن فجأة، يصاب الأب بنوبة قلبية فيسقط على العشب |
| Şu çimenlerin oradaki kahverengi yere gidip şeye geleceğiz... | Open Subtitles | إلى تلك الرقعة البنية من العشب وثم العودة |
| çimenlerin arasındaki bir yılan ailesine ihanet eden | Open Subtitles | ثعبان في العشب الذي يغير أسرته وعلاقاته بسهولة تغييره لكلمته |
| Kendini dışarı atmayı başarmış ve alevler sönene kadar çamur ile çimenlerin üzerinde yuvarlanmış. | Open Subtitles | استطاعت أن تحمل نفسها على الخروج دحرجت نفسها على الأرض و فوق الطين و العشب . حتى انطفأت النار |
| Sen de çimenlerin üzerinde bir battaniyeye oturmuş buz gibi nefis bir limonata içiyorsun. | Open Subtitles | و أنت تجلسين على ملاءة فوق العشب تحتسين أحلى و أطيب كوب من عصير الليمون البارد |
| Sen de çimenlerin üzerinde bir battaniyeye oturmuş buz gibi nefis bir limonata içiyorsun. | Open Subtitles | و أنت تجلسين على ملاءة فوق العشب تحتسين أحلى و أطيب كوب من عصير الليمون البارد |
| Sabahları çimenlerin üzerindeki çiğ gibi her taraftadır. | Open Subtitles | ثم يتناثر الحب منه مثل ندى الصباح يبلل العشب |
| 50 vida ve somun, çimenlerin üzerine dağıldı, asla kazanamayacağız. | Open Subtitles | براغي و مسمار خمسون العشب في الأن نفوز لن ابداً نحنُ |
| çimenlerin biçilmiş olması önemli ve evi pembe renge boyuyamazsınız. | Open Subtitles | من المهم ان تقص العشب فى موعده ولا تدهن المنزل باللون الوردى |
| İşte buradasın. çimenlerin üzerinde arkadaşlarınla. | Open Subtitles | أوه ها أنتِ تسرخين على الأعشاب مع أصدقاؤك |
| Sizin çimenlerin üzerinde çırılçıplak koştururdu, hatırladın mı? | Open Subtitles | لقد كانت تركض عارية على عشب بيتكم |