| Bu dostlar sendikasız kamera ekibi ve bir Alman çoban kopeğiydi! | Open Subtitles | أصدقاء زبونك لم يكونوا في تسجيل الفيديو للنقابة أو الراعي الألماني |
| Fakat bana dediler ki çoban hayaleti bir su torbasına hapsetti. | Open Subtitles | لكن الجميع أخبرني إن إن الراعي أسر الشبح فى حقيبة الماء |
| Arada bir, bir çoban sürüden bir koyun seçip ona meydan okumalıdır. | Open Subtitles | دائما في كل برهه الراعي يجب ان يقتلع القطيع ومن ثم يتحداه |
| Yani, bir hanzo ve modaya uymayan bir çoban var. | Open Subtitles | بالأصح، همجي أبله و راعي غنم عديم الذوق في الملابس |
| Evet, cesur küçük çoban kız, sizin için koca koyunları saklıyor. | Open Subtitles | أجل من أجلكم تحتفظ تلك الراعية الصغيرة الشجاعة بالخراف الجيدة والسمينة |
| Baba bu çoban ne söylerse söylesin... Ben senin gerçek oğlunum. | Open Subtitles | ابى دع هذا الراعى يقول ما يريد لكن أنا إبنك الحقيقي |
| Yeni buluşma noktamız Otel Altın çoban... | Open Subtitles | نقطة الإلتقاء الجديدة هي فندق شيبرد الذهبي. |
| Bu da demektir ki geriye Alman bir çoban ve kurtlar kalıyor. | Open Subtitles | هذا يعني أنه لم يبقَ لديهم إلا كلب الراعي الألماني وتلك الديدان |
| Sürü yolunu kaybettiğinde çoban onları yoldan çıkaran hayvanı öldürmek zorundadır. | Open Subtitles | ، عندما يضيع القطيع لابد أن يقتل الراعي الثور الذي أضيعهم |
| Ve çoban daha da yaklaşır ve dev onun bir asa taşıdığını görür. | TED | ويقترب الراعي منه أكثر فأكثر، ويرى العملاق أنه يحمل شيئا. |
| İyi bir çoban kurtlar ulurken sürüsünü terk edip kaçmaz. | Open Subtitles | الراعي الجيد لا يترك القطيع حينما تآتي الذئاب |
| çoban görevini yerine getirmiştir ve hastalıklı koyun şimdi arındırıcı alevlere teslim edilmelidir! | Open Subtitles | الراعي قام بواجبه والخراف المُصابة يجب أن تُطهر الآن بالنار |
| Bay 9 milimetre ise beni koruyan çoban. | Open Subtitles | والسيد صاحب ال 9 مللي هذا هو الراعي يحمي الرجل الصالح في وديان الشر |
| Ya da bu senin iyi adam, benim çoban olduğum anlamına da gelebilir. | Open Subtitles | او انها تعني انك الرجل الصالح وانا الراعي |
| İyi eğitilmiş bir çoban köpeğinin yapabileceğinden az veya fazla değil. | Open Subtitles | لاشئ أكثر أو أقل يمكنك فعله حتى لوكنت كلب راعي مدرباً تدريباً جيداً |
| Herkes yiyecek elde etmek için bir şey yapmalı çayıra gidip bir iki çoban bulmak gibi. | Open Subtitles | كل ما توجب على المرء فعله لتناول وجبة جيدة كان الخروج إلى المرعى وإختيار راعي أو إثنين |
| Şefkatle ilgi duyduğum, küçük, sevimli bir çoban kız. | Open Subtitles | الراعية الصغيرة الجميلة التي أكن لها أهتمام خاصاً |
| Kavmini kılıç zoruyla değil, bir çoban asasıyla kurtaracak. | Open Subtitles | ليس بالسيف سوف يحررهم الله و لكن بعصا الراعى |
| çoban gençleri nerede bulabilirim? | Open Subtitles | أتعرف أين يمكننى أن أجد الأولاد الرعاة ؟ |
| çoban Pastamız Var Üzerine Gerçek çoban Ekelediğimiz | Open Subtitles | أم تريد القليل من فطيرة الراعي المتبّلة بالقليل من فلفل راعٍ حقيقي على القمة ؟ |
| Bak Holliday, burada yetki bende olduğu sürece... hiçbir çoban sınırı silahlı geçemez. | Open Subtitles | طالما أنا أمثل القانون هنا فلا أحد من رعاة البقر سيعبر الحدود ومعه مسدس |
| Ben, Beş Şehrin Efendisi, Danlı bir çoban ordumu dağıttı diye halkımın önünde dünyayı kendime güldürecek miyim? | Open Subtitles | لأن أحد الرعاه هزم جيشى شر هزيمه أنت مجنون لا تدون هذا يحرق محاصيلى .. |
| Kendi yolunu kaybetmiş bir çoban, sürüsüne rehberlik edemez. | Open Subtitles | لايمكن للراعي أن يقود رعيته إذا ضل هو نفسه عن الطريق |
| Neden savaşsın? O bir çoban. Tüm kariyerini sürüsünü aslan ve kurtlardan korumak için bir sapan kullanarak geçirdi. | TED | إنه راع. أمضى عمره كراعي مستعملا سرجه في صد هجمات الأسود والذئاب عن قطيعه. |
| Nihayet! Polis ne işe yarar? Şu küçük çoban kızı bulabilmeleri.. | Open Subtitles | أخيراً ما فائدة حرس الملك إن لم يجدوا راعية أغنام صغيرة |
| Avustralya çoban köpeği nasıl? | Open Subtitles | ماذا عن كلب من فصيلة "شيبارد الأسترالي"؟ |
| Açıkçası çoban, o fotoğrafları görmeni istemiyor. | Open Subtitles | من الواضح شيفرد دوسن أبوس؛ ر تريد رؤية تلك الصور. |
| çoban tanrısı, Firavun'un tanrılarından güçlü mü göreceğiz. | Open Subtitles | سنعلم ما إذا كان إله راعى الأغنام أقوى من آلهة فرعون |