| Ama Çok acil. Perşembeye istiyorlar resimleri. | Open Subtitles | لكن الأمر عاجل يريدون الصور بحلول يوم الخميس | 
| - Yardıma ihtiyacımız var! Lütfen Çok acil 1165 Kuzey Angling Caddesi'ne polis gönderin! | Open Subtitles | نجن بحاجة للمساعدة يرجى ارسال الشرطة الى 1165 فى اسرع وقت | 
| Çok acil. Lütfen! Bir dakika sürecek. | Open Subtitles | ارجوك ان الأمر مستعجل جداً فقط سيستغرق الامر دقيقة واحدهـ | 
| -Bu Çok acil! Ben doktorum. -Özür dilerim efendim. | Open Subtitles | ذلك عاجل جدا,أنا طبيب - أسف,سيدي - | 
| Generale Çok acil olduğunu söyler misiniz? | Open Subtitles | هلّا قلت للواء بأن الأمر عاجل للغاية ؟ | 
| Durum Çok acil. Telefonuna düşen numarayı ara. | Open Subtitles | إنها حاله عاجله إتصلي بي فور تلقيكِ الرساله | 
| Çok acil. | Open Subtitles | انها مسألة مُلحّة | 
| İşten Teddy de. Ve Çok acil olduğunu. | Open Subtitles | إذن، ضعيها على الهاتف أخبريها بأنه أمر طارئ | 
| Onu hemen görmek istiyorsun. Çok acil. Ölüm kalım meselesi. | Open Subtitles | انك تريد رؤيتة فى الحال , أمر عاجل مسألة حياة أو موت | 
| - Çok acil Bay Morolto. | Open Subtitles | أعتقد أن الأمر عاجل سيد مورولتو | 
| - Yardıma ihtiyacımız var! Lütfen Çok acil 1165 Kuzey Angling Caddesi'ne polis gönderin! | Open Subtitles | نجن بحاجة للمساعدة يرجى ارسال الشرطة الى 1165 فى اسرع وقت | 
| Çok acil bir çizer gerek. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى فنان رسم في اسرع وقت ممكن. | 
| Umarım siz ikiniz işinizde kendinizi sağlama almışsınızdır, çünkü kocam Çok acil bir hükümet işiyle ilgileniyor. | Open Subtitles | اتمنى ايها السادة ان تبقوا محافظين على عملكم لكون زوجي لديه عمل مستعجل جداً مع الحكومة | 
| Bu yüzden Çok acil. | Open Subtitles | لهذا فالأمر مستعجل جداً | 
| Ama bu Çok acil bir durum. | Open Subtitles | انة امر عاجل جدا. | 
| - Bu Çok acil. Lütfen. | Open Subtitles | أرجوك ، الأمر عاجل للغاية | 
| Çok acil ve kişisel bir konu olduğunu söyledi. | Open Subtitles | يقول أنه أمر ذو صفه شخصيه عاجله | 
| Çok acil. | Open Subtitles | انها مسألة مُلحّة | 
| Hayır, posta gönderemem. Bu Çok acil. | Open Subtitles | لا يمكنني إرسال الخطابات إنه أمر طارئ | 
| Üzgünüm, Müfettiş Hauser, sizinle hemen görüşmeliyim. Çok acil. | Open Subtitles | آسف أيها المفتش هوزر ، و لكن يجب أن اراك فورا ، اٍنه أمر عاجل | 
| Üzgünüm. Bu Çok acil bir durum. | Open Subtitles | أعتذر, ولكنها مسألة عاجلة للغاية. | 
| Çok acil. | Open Subtitles | الأمر طارئ للغاية. | 
| Güne bu kadar ani başladığınız için özür diliyorum ama Çok acil bir durum söz konusu. | Open Subtitles | ..عفواً , اعتذاراتي لـ لبتداء الصباح على نحو مفاجئ ولكن , لدينا أمرٌ طارئ | 
| Aynı fikirde olmasam da, Bay Mayhew Çok acil olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | انه يبدو سخيفا بالنسبة لى و لكن مستر مايهيو يعتقد أن الأمر ملح | 
| Konuşmalıyız Niles. Çok acil! | Open Subtitles | نايلز " علينا التحدث " الأمر طارئ | 
| Çok acil bir durum olmalı, Ekselansları, bir saatten fazla bir süredir bekliyor. | Open Subtitles | لابد انها حالة طارئة فخامتكم لقد انتظر اكثر من ساعة |