Ama başkan benim öfke kontrol kursuna gitmemi söylüyor benim gerçekten ağzıma ediyorlar | Open Subtitles | يمكنني عمل ذلك بنفسي لكن رئيسي يقول يجب ان اذهب الى فصل التحكم بالغضب |
Amerika'ya dönünce seni öfke kontrol kliniğine yazdıralım. | Open Subtitles | عندما نعود الى مدينتنا سنقوم بتشخيص حالتك في إحدى عيادات التحكم بالغضب |
Kısa psikotik bozukluğuna ve öfke kontrol sorununa rağmen mükemmel bir anne olmak için gerekli olan koruma içgüdülerine sahipsin. | Open Subtitles | وبالرغم من ، مشكلة التحكم بالغضب الذهني النفسي لديك فإنك تمتلكين غريزة الحماية التي تجعلك وبالضرورة أماً رائعة |
Ayrıca öfke kontrol seminer ücretini karşılamayacağım. | Open Subtitles | وسوف أدفع لك لكي لا تذهبي الى دروس التحكم بالغضب |
Madeline'in öfke kontrol sorunu var. | Open Subtitles | مادلين) كانت تُعاني من مشاكل تحكم بالغضب) |
Ayrıca öfke kontrol programımıza katılmanızı önereceğim. | Open Subtitles | سأوصي بأن تسجل لورشة التحكم بالغضب خاصتنا. |
Her aptal gardiyana sırıttım tuvaletleri sildim manyaklarla beraber öfke kontrol derslerine katıldım. | Open Subtitles | أبتسم في وجه كل حارس أحمق تنظيف المراحيض حضور صفوف التحكم بالغضب مع مختلين عقليًا |
öfke kontrol seminerlerine ateşli silah güvenliği kursuna ve 30 kere alkolikler toplantısına katılacaksın. | Open Subtitles | عليك أن تأخذ حصص عن (التحكم بالغضب) ا دورة في ( سلامة الأسلحة النارية) ا وتحضر اجتماعات 30AA للكحول |
O yıl Noel'de Jane'e Uzay yapbozu, Evde Tek Başına video kaseti ve hayatı boyunca kullanabileceği, öfke kontrol tekniği hediye edildi. | Open Subtitles | في عيد الميلاد ذلك العام، حصلت (جاين) على أحجية عن الفضاء الخارجي وشريط فيديو لفيلم (هوم ألون) وتقنية تحكم بالغضب ستفيدها طوال عمرها |