| Hata Valstoria'yı öldürmelerine izin veren senindi. | Open Subtitles | الخطأ الذى وقعت فيه عندما تركتهم يقتلون فيستوريا0 |
| Lütfen, bebeğimi öldürmelerine izin vermeyin, lütfen! Lütfen! | Open Subtitles | رجاء، لا تدعهم يقتلون طفلي الرضيع، رجاءاً |
| Paralarını alıp, beni öldürmelerine izin vereceksin veya paralarını alıp, beni serbest bırakacaksın. | Open Subtitles | تأخذ المال وتدعهم يقتلوني أو تأخذه وتتركني |
| Bu süre zarfında, daha fazla insan öldürmelerine izin vermem. | Open Subtitles | و في هذه الأثناء، لن أدعهم يقتلوا المزيدَ من الناس. |
| Hayır, seni öldürmelerine izin verme. | Open Subtitles | لا يمكن أن تدعهم يقتلوك كلا، لا تدعهم يقتلوك |
| Sonra Faith zamanında beni öldürmelerine yine ramak kalmıştı. | Open Subtitles | وعندما كنت في جسد فايث كادوا أن يقتلونني مرة أخري |
| Seni öldürmelerine neden izin vermedim bilmiyorum. | Open Subtitles | بحق الجحيم، لا أعرف لما لم أدعهم يقتلونك |
| Beni bırakmazsan da oturur önce aileni öldürmelerine tanıklık edersin. | Open Subtitles | إذا لن تتركني, سوف تراهم يقتلون جميع أفراد عائلتك. |
| Kaptan ailelerimizi öldürmelerine izin vermez, öyle değil mi? | Open Subtitles | القبطان لن يدعهم يقتلون عائلاتنا أليس كذلك؟ |
| Yani herkese silah verip sonra birbirlerini öldürmelerine izin vereceksin planın bu mu? | Open Subtitles | أعطاء الأسلحة لكل شخص وتركهم يقتلون بعضهم البعض، هذه ختطكِ؟ |
| Beni dinleyin! Hepiniz! Rahip'i öldürmelerine izin verirsek o zaman Yaqui'lerle aynı oluruz. | Open Subtitles | اسمعوني جميعاً لو تركتوهم يقتلون القس |
| Hastaları öldürmelerine büyü mü sebep oldu? | Open Subtitles | السحر جعلهم يقتلون أولئك المرضى؟ |
| Ama o gece beni öldürmelerine izin verdin. | Open Subtitles | لكن عندما أتت الليلة سمحت لهم بأن يقتلوني |
| Beni öldürmelerine izin verme, lütfen. Yaşamak istiyorum! | Open Subtitles | أرجوك لا تدعهم يقتلوني أريد أن أعيش |
| Son seferde bana anlatsaydın, sadece beni öldürmelerine izin verirdim. | Open Subtitles | لاخر مرة... اذا كنت اخبرتني فما كان عليّ سوى ان ادعهم فقط يقتلوني. |
| Şu anda, birbirlerini veya başka birini öldürmelerine engel olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | ، الأن أنا أحاول بأن أمنعُهم من أن يقتلوا بعضهم البعض |
| İlk rehineyi öldürmelerine üç dakika var. | Open Subtitles | بقيت 3 دقائق قبل أن يقتلوا للرهينة الأولى |
| Hala hayatta olmanın tek sebebi, seni öldürmelerine izin vermemem. | Open Subtitles | السبب الوحيد لبقائك على قيد الحياة هو أنني لم أتركهم يقتلوك |
| Bir hayatın olmasının tek sebebi benim oğlum olman ve dün seni öldürmelerine izin vermemem! | Open Subtitles | السبب الوحيد لأنك تحظي بحياة، هو أنك ابني، ولـم أكن سأدعهم يقتلوك بالأمس. |
| Bu yüzden beni açık hava sinemasında öldürmelerine... ...izin vermedin. | Open Subtitles | لهذا أنت لم تدعهم يقتلونني لكي يمكنك فعل هذا |
| Yemin ederim, seni öldürmelerine izin veremezdim. | Open Subtitles | أقسم لك أنني ما كنت أدعهم يقتلونك. |
| Biri bana bunun bu kadar zor olacağını söyleseydi, evde kalıp beni öldürmelerine izin verirdim. | Open Subtitles | نعم، إذا أخبرَني شخص ما هو سَيَكُونُ هذا بشدّة، أنا كُنْتُ سَأَبْقى في البيت وأَتْركُهم يَقْتلونَني. |
| Seni öldürmelerine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أدعهم يقتلونكِ |
| Bak, dostum, o çocuğu öldürmelerine izin verirsen, bir işe yaramaz, aksine mahalleye bela getirir. | Open Subtitles | ، لقد إذا تركتهم يقتلونه ...سيقتلونك لا أُبالي، لكنني أكره أن يكون الأمر في الحيّ خاصتنا، تعرف كيف يكون الأمر |
| Ark'tan buraya geldiklerinde, beni öldürmelerine sebep olacak bir şey yaptım. | Open Subtitles | لقد أتيتُ أمراً سيقتلونني لأجله حينما ينزلون |