| Ömrüm boyunca sakidofalik kafamı sevecek birini istedim. | Open Subtitles | أردت طوال حياتي أن يحبني أحد من أجل رأسي الطويل |
| Ömrüm boyunca gerçek anlamıyla perili bir ev aradım durdum. | Open Subtitles | طوال حياتي و أنا أنظر للبيت المسكون بأمانة |
| Kaderim beni Ömrüm boyunca dünyanın her yanına götürdü. | Open Subtitles | حظي اخذني في كل مكان في هذا العالم طوال حياتي |
| Bacağından vurdum, ve bu Ömrüm boyunca yaşamak zorunda olduğum bir şey. | Open Subtitles | ضَربتُ ساقَكَ ، وذلك شيءُ يؤلمني و سَيبقى يعَيْش معي لبقية حياتي |
| Mantarları, Ömrüm boyunca yanlış pişirmişim. | Open Subtitles | لقد كنتُ أطبخ الفطر بالطريقة الخاطئة طيلة حياتي. |
| Ömrüm boyunca yalnız iyilik ve sevgi izleyecek beni. | Open Subtitles | بالتأكيد الطيبة والرحمة ستتبعنى كل حياتي |
| Bir kaç yıldır Ömrüm boyunca gördüğümden daha çok ceset gördüm burada ve inan bana uzun zamandır buradayım. | Open Subtitles | وجدت جثث هنا فى السنوات القليله الاخيره اكثر مما رأيت طوال حياتى صدقنى انا عشت هنا لفتره |
| Ömrüm boyunca kendimi yalnız hissettim... seninle olduğum zamanlar dışında. | Open Subtitles | لقد شعرت بالوحدة طوال حياتي إلاّ وأنا معك |
| Ömrüm boyunca kendimi yalnız hissettim... seninle olduğum zamanlar dışında. | Open Subtitles | لقد شعرت بالوحدة طوال حياتي إلاّ وأنا معك |
| - Ömrüm boyunca çok çalıştım. Her şeyimi alnımın teriyle kazandım. | Open Subtitles | لقد عملت بجدّ طوال حياتي كلّ شيء لدي أنا كسبته |
| Ömrüm boyunca iyilik yapmaktan kaçındım. | Open Subtitles | لقد تجنبت أعمال الخير طوال حياتي واتضح أنني كنت على حق |
| Tanrım! Ömrüm boyunca bu yolda hiç canlı görmemiştim! Nedir bu? | Open Subtitles | طوال حياتي لم أرى أبدا أي شخص في هذا المكان. |
| Ömrüm boyunca yalnız iyilik ve sevgi izleyecek beni, | Open Subtitles | بالتأكيد ستغمرني رحمتك و غفرانك طوال حياتي |
| Bir hayale tutunmak, Ömrüm boyunca bir lokantada çalışmaktan daha iyi sanırım. | Open Subtitles | استغراقي في الأحلام قد يكون خيراً من العمل في مطعم لبقية حياتي |
| Şimdi de burada oturup Ömrüm boyunca orayı izlemem gerektiğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | والآن تقولين ، بأنه علي الجلوس هنا و مراقبتها لبقية حياتي ؟ |
| Ömrüm boyunca Jan Shakti Partisinin... ..üyesi olacağım.. | Open Subtitles | أن أكون عضو في الحزب طيلة حياتي.. متبعةً كل قواعده |
| İtiraf etmeliyim ki... Ömrüm boyunca hep bu günü bekledim. | Open Subtitles | تعرف الحقيقة هي ان انتظرت هذا اليوم كل حياتي |
| Ömrüm boyunca bunlarla tek başıma uğraşmak zorunda kalmıştım. | Open Subtitles | أتعرفين أننى طوال حياتى كنت أواجه ذلك بمفردى |
| Bu anı Ömrüm boyunca bekledim. | Open Subtitles | لقد انتظرت حياتي بأكملها من أجل هذه اللحظة |
| Adamım, Ömrüm boyunca hapse girip çıktım, ve öğrendiğim bir şey var ki, eğer bu kapıdan giriyorsan desteğe ihtiyacın vardır. | Open Subtitles | لقد كُنتُ أدخلُ و أخرجُ من السِجن طوالَ حياتي يا رجُل الشيء الوَحيد الذي تعلمتُه أنهُ حالما تدخُل من البوابَة ستحصلُ لكَ المشاكِل |
| Ömrüm boyunca yalnızca iyilik ve sevgi izleyecek beni ve Tanrı'nın evinde kalacağım sonsuza dek." | Open Subtitles | إنما خير ورحمة" "يتبعانني كل أيام حياتي وأسكن في بيت الرب" "إلى مدى الأيام |
| Ömrüm boyunca yalnız iyilik ve sevgi izleyecek beni hep Ceset'in evinde oturacağım. | Open Subtitles | وأنا متاكد أن السعادة والرحمة سوف تتبعني في كل ايام حياتي وسوف ابقى في بيت الرجل الميت |
| Ömrüm boyunca sana yakın olacağım. | Open Subtitles | سأبقى إلى جانبك للأبد. |