ويكيبيديا

    "önlüyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يمنع
        
    • تمنع
        
    • يقضا
        
    • قمعت
        
    Siroz karaciğer toksinleri temizlemesini önlüyor... ve ensefalopati vücudunuz mental durumunu değiştiriyor. Open Subtitles التليف الكبدي يمنع كبدك من ترشيح السموم قد تصبح ملتهب دماغياً مما يؤدي إلى تغيير حالتك العقلية
    Şarapnelin kalbine girmesini o önlüyor. Open Subtitles متصل ببطارية سيارة وهو يمنع الشظايا من دخول قلبك
    Bu küçük şey insanların bilincini kaybetmesini mi önlüyor? Open Subtitles هذا الشيء الصغير يمنع الناس من فقدان الوعي؟
    Kanlarındaki küçük moleküller hayati organlarına zarar gelmesini önlüyor. Open Subtitles كميّاتٌ صغيرة في دمائهم تمنع تلف أعضائهم الحيويّة.
    İğneler nöbetlerini yatıştırıyor, haplar da olmalarını önlüyor. Open Subtitles ‫الإبر تهدئ نوباتك، ‫والحبوب تمنع حدوثها
    Rüya makinesindeki bir saat delirmemi önlüyor. Open Subtitles ساعة فى آلة الاحلام تبقينى يقضا
    Lanet kurt adam yönünü ortaya çıkartmasını önlüyor. Ancak laneti bozarsa, gerçek bir melez olur. Open Subtitles لقد قمعت اللعنة شقّ المذؤوب فيهِ، لكن إن كُسرت فسيغدو هجيناً مُتأصّلاً.
    Bu yazılım bunları önlüyor. Open Subtitles أو ينظرون لصوركِ، كما تعرفين، هذا يمنع ذلك
    Müziklerini çalmak, filmlerini kopyalamak veya resimlerine bakmak isteyebilirler. Bu yazılım bunları önlüyor. Open Subtitles ويرغبون في سرقة ملفاتكِ الموسيقية أو نسخ أفلامكِ أو الإطلاع على هاتفكِ، هذا الشئ يمنع كلّ ذلك
    Yemek tabağı genişliğindeki ayakları ağırlıklarını dağıtıyor ve yumuşak kuma batmalarını önlüyor. Open Subtitles فالخف الذي يصل إلى حجم الطبق يوزع الوزن مما يمنع غوصهم في الرمال الناعمة
    Bakır, elektromanyetik radyasyonu önlüyor. Open Subtitles النحاس يمنع مرور الإشعاع الكهرومغناطيسي.
    Normal bir hava yakıtına yavaş yavaş geçip neyi önlüyor? Open Subtitles الانتقال التدريجي إلى اختلاط الهواء العادي يمنع ماذا؟
    Mango suyu kanseri önlüyor. Open Subtitles مذهل عصير المانجو يمنع السرطان
    Porselen takımların kırışmasını önlüyor. Open Subtitles الخزف يمنع المعطف من التجعد
    Bunlar yan etkileri önlüyor. Open Subtitles هو يمنع الاثار الجانبية
    Yolculuğun sıkıcı olmasını önlüyor. Open Subtitles إنها تمنع الركوبة من أن تكون مملة
    Sadako'nun gücünün Nagi'ye ulaşmasını mı önlüyor? Open Subtitles (تمنع قوى (ساداكو من ان لا تصل الى (ناغي) ؟
    Bilgi hırsızlığını önlüyor, değil mi? Open Subtitles إنها تمنع القرصنة، أليس كذلك؟
    (Gülüşmeler) Mangrovlar ayrıca toprak erozyonunu önlüyor. Fırtına dalgaları ve tsunamiler ile günlük yaşamlarında bu ormanların yanında yaşayan milyonlarca insan arasındaki ilk savunma hattı olabilirler. TED (ضحك) أشجار المانغروف تمنع أيضًا تآكل التربة، ويمكن أن تكون خط الدفاع الأول بين طوفان العواصف والتسونامي وملايين الناس الذين يعيشون بجانب هذه الغابات لبقائهم على قيد الحياة يوما بعد يوم.
    - Sözcük de organın reddini önlüyor. Open Subtitles - .والكلمة تمنع الرفض
    Rüya makinesindeki bir saat delirmemi önlüyor. Open Subtitles ساعة فى آلة الاحلام تبقينى يقضا
    Lanet kurt adam yönünü ortaya çıkartmasını önlüyor. Open Subtitles اللعنة قمعت شقّ المذؤوب فيه،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد