| O zaman üstünde çalıştığımız araştırma çalışmalarından biri de pornografiye dair birkaç soru içeriyordu. | TED | واحدة من الدراسات البحثية التي كنا نعمل عليها في ذلك الوقت تتضمن أسئلة حول الإباحية. |
| Şu an üstünde çalıştığımız davayı duymak ister misin? 12 parçaya ayrılmış ceset. | Open Subtitles | أتريد أن تسمع عن القضية التي نعمل عليها الآن؟ |
| üstünde çalıştığımız davalar hakkında bilgi depoladığımız yerdir. | Open Subtitles | إنها المكان الذي نخزِّن فيه معلومات قضايانا التي نعمل عليها |
| Korkarım bu dava da üstünde çalıştığımız son dava kadar tuhaf. | Open Subtitles | أخشى أن هاته القضية غريبة مثل التي عملنا عليها من قبل |
| Her neyse, Komiser ve benim 8 yıl kadar önce üstünde çalıştığımız eski bir dava. | Open Subtitles | على أي حال، إنها قضية قديمة عملنا عليها أنا والرقيب |
| Gerçek THC ile üstünde çalıştığımız yığınla ürün var. | Open Subtitles | لدينا الكثير من المنتجات التي نعمل عليها تحتوي على نبتة القنب |
| Gerçek THC ile üstünde çalıştığımız yığınla ürün var. | Open Subtitles | لدي كمية كبيرة من المنتجات التي نعمل عليها مع القنب الطبيعي |
| Ben bizi kehribara tıkmadan önce üstünde çalıştığımız plan buydu. | Open Subtitles | تلك كانت الخطّة التي كنّا نعمل عليها قبل أنْ أغلّف أنفسنا بالكهرمان. |
| Bu şu anda üstünde çalıştığımız model. Evet. | Open Subtitles | هنا واحدة والتى نعمل عليها الآن |
| Bu şu anda üstünde çalıştığımız model. | Open Subtitles | هنا واحدة والتى نعمل عليها الآن |
| Aylardır üstünde çalıştığımız dosyalar! | Open Subtitles | . جميع الملفات التي عملنا عليها لأشهر |
| Hayır Walter, bu üstünde çalıştığımız bir olaydı. | Open Subtitles | كلّا يا (والتر)، لقد كانتْ قضيّةً عملنا عليها معًا. |