Biliyorsunki, Şehir dışından gelen işadamları ve, o tür birşey. | Open Subtitles | كما تعلمين، رجال أعمال من خارج المدينة وما شابه ذلك |
Şehir dışından gelen misafirlerimizin otel odalarına koyacağız. Burada Pasadena haritası var. | Open Subtitles | هذه حقائب هدايا سوف نضعهم في غرف الفندق لضيوفنا من خارج المدينة |
Ben de Şehir dışından gelen ağır topların listesini yaptım. | Open Subtitles | لذا قمتُ بعمل قائمة بالمشترين الكبار القادمين من خارج المدينة |
Bayanlar, baylar, saygı değer konuklar ve Şehir dışından gelen tren sever inekler hepiniz hoş geldiniz! | Open Subtitles | مرحباً بكم أيها السيدات والسادة والضيوف الكرام، ومحبي الأفعوانية غريبي الأطوار من خارج البلدة |
Şehir dışından gelen kuzenleri dahil tüm Rivenbark ailesini yangından kurtardı. | Open Subtitles | انقذ جميع افراد عائلة ريفنبارك، متضمّنًا قريب من خارج البلدة مِنْ بيتِهم المُحترقِ، في تلك ليلة |
Şehir dışından gelen ziyaretçilere hep böyle mi davranırsınız? | Open Subtitles | هل دائماً تعاملون العامة من خارج المدينة هكذا ؟ |
Şehir dışından gelen müşteri veya misafirler için müsait hale sokarım. | Open Subtitles | أجعلها متوفرة من أجل عملائنا من خارج المدينة أو الضيوف |
Anladığım kadarıyla Şehir dışından gelen iş ortakları için kültürel etkinlikler düzenlemek. | Open Subtitles | حسب ما أتذكره فإنها تتضمن تنظيم النشاطات الثقافية لشركاء العمل القادمين من خارج المدينة |
Ortanca oğul olan. İşi de Şehir dışından gelen iş adamlarına-- | Open Subtitles | إنه الأخ الذي كانت مهمته مرافقة رجال الأعمال القادمين من خارج المدينة |
Bölüm üç, Şehir dışından gelen gizemli bir ziyaretçimiz var. | Open Subtitles | الفصل الثالث، لدينا زائر غامض يظهر من خارج المدينة |
Bildiğim kadarıyla iş yerime geldim ve Şehir dışından gelen bir grup elinde silahla odaya kitlenmişti. | Open Subtitles | كل ما أعرفه هو أنّني أتيت لمكان عملي ووجدت فرقة موسيقية من خارج المدينة محبوسين في غرفة ومعهم سلاح غير مسجّل |
- Şehir dışından gelen misafirlerimiz için hediye kutuları ayarlamalıyız. | Open Subtitles | -ويجب ان نجهز صناديق الهدايا -لجميع ضيوفنا من خارج المدينة -حسناً يا سيدة واتسون |
Şehir dışından gelen bir müşterim var. | Open Subtitles | حسنا ، لدي زبون قادم من خارج المدينة |
Jake'in Şehir dışından gelen bir yabancıyla bir şansı vardı da. | Open Subtitles | ان لدى (جايك) فرصة مع واحدة غريبة من خارج المدينة |
Şehir dışından gelen bir yabancı işte. | Open Subtitles | انها غريبة من خارج المدينة |
Bu ek binaya ek olarak, ...çocuklarının tedavisi süresince, Şehir dışından gelen ailelerin barınması için, Clearbec aynı zamanda bir de misafirhane yaptıracak. | Open Subtitles | وبالاضافة لهذا الجناح "كليربيك" قامت بتمويل جناح للمبيت... للاباء من خارج المدينة والذي سيسمح لهم |
Marcel, bu Şehir dışından gelen vampirler seni biraz paranoyak etmiş dostum. | Open Subtitles | (مارسل)، مصاصو الدماء من خارج المدينة جعلوك ارتيابيًا قليلًا يا صاح. |
çekici, şık giyimli, kolay gülebilen ve arzuları evinde karşılanmayan ve Şehir dışından gelen erkekleri bulma konusunda yetenekli biri. | Open Subtitles | حسنة المنظر, تضحك بسرعه, و ذو مهارة عاليه لاكتشاف الرجال من خارج البلدة واللاتى لم تُشبع رغباتهم في المنزل . |
Ben Şehir dışından gelen biriyim, bir dostun, dostu. | Open Subtitles | أنا مجرّد رجل من خارج البلدة صديق لصديق |