| Harry, yapman gereken şeyi yapman gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | هاري ، أعرف أنك يجب أن تفعل ما يجب عليك فعله |
| Harry, yapmak zorunda olduğun şeyi yapman gerektiğini biliyorum. | Open Subtitles | هاري ، أعرف أنك يجب أن تفعل ما يجب عليك فعله |
| Yapmanı söyleyeceğim şeyi, yapman gerekiyor, tamam mı? | Open Subtitles | أريدك أن تفعل ما أخبرك به بالضبط، حسناً ؟ |
| Ayrıca istediğin zaman evime gelip oğlumla beraber istediğin şeyi yapman da hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | و لا أحب ظهورك في منزلي و القيام بما تريده في أي وقت تريده مع إبني |
| Konuştuğumuz şeyi yapman gerekiyor. Bana borçlusun. Tamam. | Open Subtitles | أريد منك القيام بما تكلمنا عنه أنت تدين لي حسنٌ |
| Konuştuğumuz şeyi yapman gerekiyor. Bana borçlusun. Tamam. | Open Subtitles | أريد منك القيام بما تكلمنا عنه أنت تدين لي حسنٌ |
| Tek istediğimiz seni aradığımızda söylendiği yere gidip, söylenen şeyi yapman. | Open Subtitles | كل ما نطلبه منك في المقابل هو أن تذهب عندما نتصل بك حيثما نطلب منك أن تذهب وأن تفعل ما نطلب منك أن تفعل |
| En iyisini düşündüğün şeyi yapman gerek. | Open Subtitles | عليك أن تفعل ما تعتقد أنه صحيح. |
| İstediğin şeyi yapman için önündeki engeli kaldırdım. | Open Subtitles | انا مهدت الطريق لك كي تفعل ما تريد حقا |
| Ancak elinden gelen her şeyi yapman gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن تفعل ما بوسعك |