| Sen ve senin kaçık arkadaşların için bir noktayı açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | إذاً دعني أوضح لك و لأصدقائك غريبو الأطوار الموجودون هنا |
| Şunu açıklığa kavuşturalım. Buraya tatil yapmaya gelmedim. | Open Subtitles | لنوضح هذا الأمر فورا هذه ليست رحلة اّخر الأسبوع للإستجمام |
| Tamam. Bazı şeyleri açıklığa kavuşturalım. Araba zaten orada duruyordu. | Open Subtitles | حسناً، دعنا نوضح هذا بطريق مباشر هذه السيارة كانت موجودة هناك |
| Şunu açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | لنكن واضحين بشأن هذا , ألم تكونا على علم بأية نشاطات إجرامية |
| Tamam, açıklığa kavuşturalım, kimin ne dediği belli olsun, sence bunun, bir uzay gemisi, olması mümkün müdür ? | Open Subtitles | حسناً ، للتوضيح حتّى نعرف لاحقاً من قال شيئاً هل تتنازلين أنّه يوجد إحتمال أنّ هذه سفينة كائنات فضائيّة؟ |
| Şimdi, şunu açıklığa kavuşturalım. Bu odada neler oluyor. | Open Subtitles | الآن، أريد توضيح هذا الأمر ما حدث هنا يبقى في هذه الغرفة |
| Şunu bir açıklığa kavuşturalım. Sizden tavsiye istemiyorum. | Open Subtitles | فلنوضح الأمور أنا لا أخذ منك النصائح |
| Bak, şunu bir açıklığa kavuşturalım bu işlerle uğraştığımdan dolayı edindiğim tecrübeye göre. | Open Subtitles | اسمع ، دعني أوضح هذا الأمر بما أن لدي بعض الخبرة في التعامل مع هذه الأمور |
| Evet, olayı açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | أجل. حسنًا، دعني أوضح لك ذلك بهذه الطريقة. |
| Gitmeden önce bir şeyi açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | ،قبل أن تمضي دعني أوضح لك شيئاً |
| Onlar için açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | دورية الولاية غير واثقة من الإجراء حسناً لنوضح لهم |
| W-w-- açıklığa kavuşturalım, yani, buraya geri taşınmak ve bana sadık kalmak ve beni bütün ruhunla sevmek mi istiyorsun? | Open Subtitles | لنوضح الأمور فقط تريد أن تعود للعيش هنا.. و تكون مخلصاً لي و تحبني من كل قلبك و مشاعرك؟ |
| Siz de kızgınsınız biliyorum. Ama bir şeyi açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | أعلم أنكم غاصبون أيضا ولكن لنوضح شيئا الآن |
| - Yardım etmeye çalışıyordum. - Bir şeyi açıklığa kavuşturalım: | Open Subtitles | \لقد كنت فقط احاول المساعدة دعنا نوضح شيئاً واحدً |
| Şunu bir açıklığa kavuşturalım, akli dengesi olmayan biri ne yapar? | Open Subtitles | حسنُ، لنكن واضحين ماذا يبدو الاستقرار العقلي؟ |
| açıklığa kavuşturalım, tüm Amerikalı kızlar masal gibi düğün istemez tüm Afrikalılar için de birbirini öldürmek bir yaşam tarzı değildir. | Open Subtitles | حسنا.. فقط للتوضيح. ليس كل الفتيات الأمريكيات يحلمن بألبوم زفاف |
| Bir şey açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | اسمعي , أعتقد أنه يجدر بنا توضيح الأمور الآن , حسناً ؟ |
| Bir şeyi açıklığa kavuşturalım. Gözaltındayız. | Open Subtitles | فلنوضح أمراً واحداً نحنُ في إحتجاز |
| Şunu açıklığa kavuşturalım, tekne kazasında ölmedin yani. | Open Subtitles | دعني أستوضح الأمر. لم تمت في حادث القارب. |
| Bir şeyi açıklığa kavuşturalım, ...çünkü söylediklerine inanmakta güçlük çekiyorum. | Open Subtitles | دعني أفهم هذا، لأنني أواجه صعوبة في تصديقه |
| Bir şeyi açıklığa kavuşturalım: Bu odadakilerin hiçbiri şüpheli değil. | Open Subtitles | في الحقيقة , لنكون واضحين لأحد من الموجودين في الغرفة مشتبه به |
| Şunu açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | دعني آفهم ذلك |
| Birkaç şeyi açıklığa kavuşturalım | Open Subtitles | دعنا نستوضح بعض الأمور رقم واحد: |
| Bakın, bazı şeyleri tamamen açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | اسمعوا , دعوني أوضح الأمور لكم |
| Öncelikle, en kolay hâlâ gizemini koruyan sorunu açıklığa kavuşturalım. | Open Subtitles | سأبدأ بتوضيح السؤال الأول، الأسهل ورغم ذلك الأكثر غموضاً |