Oğlumuz yaşıyor, esir düştü ama yaşıyor. | Open Subtitles | ولدنا حي صحيح أنه في الأسر لكنه حي |
Helikopter pilotunu da. Tony Almeida vurulmuş ama yaşıyor. | Open Subtitles | لقد قتل سائق المروحية أيضا، كما أنه أصاب (توني ألمييدا) لكنه حي |
Hepinizin bilmesini istiyorum ki Rollo yaşıyor yaralı ama yaşıyor ve onunla ilgileniliyor. | Open Subtitles | أريدكم أن تعلموا جميعاً أن (رولو) حي يرزق مجروح، لكنه حي وتتم العناية به |
- ama yaşıyor. | Open Subtitles | -على الأقل هي حيّة -خُذ. |
Üzgünüm, Sherlock, ama yaşıyor. | Open Subtitles | آسفة شيرلوك و لكنه على قيد الحياة |
ama yaşıyor, değil mi? | Open Subtitles | لكنها حية , أليس كذلك ؟ |
Mutlu değil ama yaşıyor. | Open Subtitles | إنها ليست سعيدة لكنها على قيد الحياة |
Hepinizin bilmesini istiyorum ki Rollo yaşıyor yaralı ama yaşıyor ve onunla ilgileniliyor. | Open Subtitles | أريدكم أن تعلموا جميعاً أن (رولو) حي يرزق مجروح، لكنه حي وتتم العناية به |
Birkaç yeri kırık ama yaşıyor. | Open Subtitles | إنه مكسور لكنه حي. |
Larry bilincini kaybetti ama yaşıyor. | Open Subtitles | حسناً، (لاري) فاقد للوعي، لكنه حي. |
- ama yaşıyor. | Open Subtitles | -على الأقل هي حيّة |
Ele geçirilmiş ama yaşıyor. | Open Subtitles | لقد تم تسخيره لكنه على قيد الحياة |
- ama yaşıyor. - Dediğimi duymuyor musun? | Open Subtitles | لكنه على قيد الحياة - هل تسمعين ما أقوله ؟ |
Nabzı zayıf ama yaşıyor. | Open Subtitles | نبضها ضعيف , لكنها حية |
Mutlu değil ama yaşıyor. | Open Subtitles | إنها ليست سعيدة و لكنها على قيد الحياة |
Baygın durumda, ama yaşıyor. | Open Subtitles | لقد اغمي عليها ، لكنها على قيد الحياة. |