İnsan çalıyordu, robot ne çalındığını analiz ediyordu, kendi bölümünü doğaçlama yapıyordu. | TED | البشر قد يلعب الروبوت قد يحلل ما تم لعبه قد يرتجل قسمه الخاص |
Bu uydu bir roket denemesinin sonunda oluşan gazları analiz ediyordu. | Open Subtitles | القمر الصناعي كان يحلل غازات العادم الناتجة من اختبارا لصاروخ. |
Greg, Türkmenistan masasında çalışıyordu. İnternet sitelerini analiz ediyordu. | Open Subtitles | غريغ يعمل في طاولة"تُركمانستان"يحلل المواقع" |
Bir taşı analiz ediyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحلل حجر أثرى |