| Lisedeyken bana böbreğin Susan Bremer'ın kanını arındıracak deselerdi dünyanın en mutlu adamı ben olurdum. | Open Subtitles | تعلمين .. لو أخبرتيني من أيام الثانوية انه ذات يوم ان كليتي سوف تطهر دم سوزان بريمر |
| Evi tamamıyla arındıracak. | Open Subtitles | من المفترض أن تطهر المنزل بالكامل |
| Ejderhalar, inanmayan binlerce kişiyi arındıracak. | Open Subtitles | التنانين سوف تطهر غير المؤمنين بالآلاف، |
| Tanrıya şükür, kasabayı onlardan arındıracak gücüm var. | Open Subtitles | وهم جميعاً كذلك، أشكر الله أنه أعطاني القوة لتطهير البلدة منهم |
| Beni gençleştirecek, yine genç kılacak, ve dünyayı nihayet aşağı ırklardan arındıracak güç onda bu geçen onca sene önce olmalıydı. | Open Subtitles | انها تحمل السلطة لتجديد لي ، ليجعلني الشباب مرة أخرى ، وأخيرا لتطهير العالم من كل الأجناس السفلي ، |
| Yeryüzünü arındıracak planlar yaptı. | Open Subtitles | لقد وضع خططاً لتطهير السطح |