| Biraz mızmızlık yaptı, seninle arabaya kadar geleyim, tamam mı? | Open Subtitles | كانت صعبة الإرضاء لذا، سأصحبها إلى السيارة معك |
| Neden arabaya kadar gidip birkaç bira almıyorsun? | Open Subtitles | لم لاتصعد إلى السيارة وتأتي لنا ببعض الجعة؟ |
| - Okula gidiyor babası onu arabaya kadar götürüyor. | Open Subtitles | كانت ستذهب للمدرسة و رافقها والدها إلى السيارة. |
| Seni arabaya kadar geçireyim. | Open Subtitles | هي يا امي, تعلمين انني سأسير معك فقط الى السيارة |
| Sanırım seni arabaya kadar bıraksam iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل، أعتقد أنه يجب ان أوصلك إلى سيارتك |
| arabaya kadar beraber yürüyeceğiz! Ve sen de beni tanıyormuşsun gibi bineceksin! | Open Subtitles | سنسير إلى سيّارتي معاً، وستمضي وكأنّك تعرفني. |
| Babam beni kucağına alıp arabaya kadar kilometrelerce taşımıştı. | Open Subtitles | وحملنى على ظهره لأميال طويله حتى وصلنا الى السياره |
| arabaya kadar taşıyacağım demek bunu. | Open Subtitles | إذًا, الآن عليّ إعادتها إلى السيارة. أنى لذلك أن يكون عدلاً؟ |
| Cesedini arabaya kadar taşıdım ve bagaja koydum. | Open Subtitles | سحبت جسده إلى السيارة وضعته في صندوقها الخلفي |
| Yavaşça yürü, arkamı kolla ve arkamdan sakince arabaya kadar yürü. | Open Subtitles | إمشِ ببطئ، إحمي ظهري وعد إلى السيارة بهدوء. |
| Fiona'ya yaptığın teklifi geri alacaksın, ...kalabalığa teşekkür edeceksin, ve bana arabaya kadar eşlik edeceksin. | Open Subtitles | سوف تعطي الاقتباس لفيونا، أنك لن تعترف الحشد، و وسوف مرافقة لي إلى السيارة. |
| Dinle, arabaya kadar bu güzel hanımefendilere eşlik edin, lütfen. | Open Subtitles | اسمع، رافق هؤلاء السيدتان الجميلتان إلى السيارة من فضلك |
| Paco'yla beraber arabaya kadar yürüyeceğiz. | Open Subtitles | -دعني أنا و باكو نمشي لوحدنا إلى السيارة -حسنا بالتأكيد |
| ...Emily beni arabaya kadar geçirdi. | Open Subtitles | إيميلي مشّتني خارج إلى السيارة. |
| "Onu arabaya kadar sürükledik ve ağzını bağladık." | Open Subtitles | سحبناه إلى السيارة وحشونا فمّه |
| Sadece arabaya kadar yapacağım. | Open Subtitles | سأقوم بهذا حتى أصل إلى السيارة |
| Peki, arabaya kadar yarış. | Open Subtitles | حسنا ، سوف أسابقكِ إلى السيارة |
| Sana arabaya kadar eşlik edeceğim. | TED | سوف أرشدك إلى السيارة |
| - Arkadaşımızı arabaya kadar götürür müsün? - Evet, tabi. | Open Subtitles | -هل يمكنكِ اصطحاب صديقنا إلى السيارة ؟ |
| Diyelim ki adama sakso çekiyor, arabaya kadar gider, kapıyı açar ve cümlesini söyler. | Open Subtitles | مع رجل اخر يذهب الى السيارة و يفتح الباب و يقول جملة ما |
| Anlamıyorsun, kıyafetlerim çalındı, yardım için seni aradım ve telefonunun sesini duydum sonra biri beni havuza itti ve arabaya kadar takip etti! | Open Subtitles | لكي تساعدني فسمعت هاتفك يرن هناك وبعد ذلك أحدهم دفعني في المسبح ثم طاردني الى السيارة |
| En azından seni arabaya kadar bırakabilirim. | Open Subtitles | هلا أوصلتك إلى سيارتك على الأقل؟ |
| Kuşağı alınca, arabaya kadar eşlik edebilir. | Open Subtitles | حسنا, بعد ان يأخذ الحزام الاسود يستطيع ان يمشي معي الى السياره. |