| ayaktakımı ile dolaşmam, ve yalnızca haftasonlarında içerim. | Open Subtitles | لا أتسكع مع الرعاع وأشرب في عطلة الاسبوع فقط |
| Parazit Kraliyet liderleri ve ayaktakımı üçkağıtçı uluslararası çetesi | Open Subtitles | رئيس العصابة الملكى ، الطفيليات ، وكل العصابة من الرعاع الدهماء الدوليون |
| ayaktakımı milisleri yenmek birşeydir, General Bison'un kuvvetlerini yenmek oldukça farklı şeydir. | Open Subtitles | لكن هؤلاء الجنود لم يحتفلوا بالنصر بعد فهم يعلمون أن القضاء على المسلحين الرعاع فى المدينة شىء |
| Biz asiller yabancı ayaktakımı karşısında azınlığa düşeceğiz. | Open Subtitles | سيفوقنا الغرباء الرعاع نحن النبلاء عدداً |
| Roma'yı küçük düşürmek isteyen her türden ayaktakımı yarışa katılacaktır. | Open Subtitles | فلن يفوت أحد من الرعاع بالحصول على فرصة لإحراج أو جرح روما. |
| Roma'yı küçük düşürmek isteyen her türden ayaktakımı yarışa katılacaktır. | Open Subtitles | فلن يفوت أحد من الرعاع بالحصول على فرصة لإحراج أو جرح روما. |
| Yalnızca birkaç ayaktakımı yüzünden evimi yine terk edecek değilim. | Open Subtitles | أنا لن أهجر منزلي مرة أخرى ... فقط لأن بعض الرعاع |
| Bu kadar korkttuğunuz ayaktakımı bu mu? | Open Subtitles | أهولاء الرعاع ما يهابهم الكثير؟ |
| Zift dökenler, marangozlar yani hepsi ayaktakımı. | Open Subtitles | كل الرعاع والنجارين |
| Bir kaç kaşarlı orospu ve bir avuç ayaktakımı! | Open Subtitles | حفنة من الرعاع |