| Görüyorum. Görünüşe göre ikiniz aynı kıyafeti giymişsiniz. | Open Subtitles | فهمت الأمر, يبدو أنكما ارتديتما نفس الملابس |
| Umarım önlük sayesinde iki gün aynı kıyafeti giydiğim anlaşılmaz. | Open Subtitles | آمل أن معطف مختبري يخفي واقع أنني سأرتدي نفس الملابس ليومين متتاليين |
| İkimizin de aynı kıyafeti giymemiz fikrine bayıldım. | Open Subtitles | أحببت فكرتكِ أن نرتدي كلانا نفس الملابس |
| Bütün dilediğim aynı kıyafeti giyen kadınlardan oluşan bir gruba katılmaktı. | Open Subtitles | كل ما أردته هو أن أنضم لمجموعة من النساء يرتدين نفس الزي |
| Okulun ilk gününden beri aynı kıyafeti giyiyor. | Open Subtitles | لقد قامت بارتداء نفس الزي في أول يوم دراسي. |
| Bir ödül töreninde başka bir kadınla aynı kıyafeti giymiş olmanın ne kadar utanç verici olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرفون كم هو محرج أن تذهب لحفل تكريم مرتديا نفس ملابس إمرأة أخرى؟ |
| Polislere ateş edip kaçarken, silahı nehre atarken kameraya yakalanan çocukla aynı kıyafeti giyip elinde gümüş renki Baretta ile poz veren çocuk hakkında. | Open Subtitles | إنها قصة عن فتى يضع صورة على الانستغرام مع "بيريتا" فضيّة، ويرتدي نفس ملابس مُطلِق النار على الشرطة، |
| Sabah ve akşamları aynı kıyafeti giyiyorum... | Open Subtitles | انني ارتدي نفس الملابس صباحاً ومساءاً |
| Onu bulduğumuz yerdekiyle aynı kıyafeti giyiyor çünkü. | Open Subtitles | -لأنّها ترتدي نفس الملابس التي وجدناها فيها . |
| Dün de aynı kıyafeti giyiyordun. | Open Subtitles | أهذا نفس الزي الذي كنت ترتدينه بالأمس؟ |
| Rezillik! Beyler hepiniz aynı kıyafeti giyiyorsunuz. | Open Subtitles | هذا محرج, أنتم يا رجال تلبسون نفس الزي |