ويكيبيديا

    "bıkmıştım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سئمت من
        
    • تعبت من
        
    • سئمتُ
        
    • اكتفيت من
        
    Sonunda tamam dedim, çünkü onu duymaktan bıkmıştım. Open Subtitles وأخيرا أجبتها ن حسنا لقد سئمت من سماع ذلك
    Sonunda tamam dedim çünkü yalvarıp durmasından bıkmıştım. Open Subtitles وأخيرا أجبتها ن حسنا لقد سئمت من سماع ذلك
    Ona yalakalık yapmaktan bıkmıştım. Open Subtitles لقد أشعل الأمر حماستي فأنا سئمت من تملقه
    Kimliğimin, çok akıllı ve hükmeden bir erkeğin tekelinde olmasından bıkmıştım. O bir dahidir. Open Subtitles لقد تعبت من تهميش هويتي لصالح رجل ذكي مسيطر، إنه عبقري
    Geleceği garanti olan zengin adamlardan bıkmıştım. Open Subtitles تعبت من الشباب الأغنياء ذو المستقبل الباهر.
    Harika olur, portatif antenleri kullanmaktan bıkmıştım. Open Subtitles عظيم، لأنّني سئمتُ استعمال هوائيّ التلفزيون الداخليّ
    Çizgiyi aştı ve ben de bıkmıştım odasına girdim ve onu parçaladım. Open Subtitles و تجاوز الخط ، و انا اكتفيت من الأمر دخلت في الأمر و مزقته
    Ordunun sana kendini erkek gibi hissettiriyor olmasına sevindim çünkü bunu yapmaktan bıkmıştım. Open Subtitles أنا سعيدة لأن الحرب تجعلكِ تشعر برجولتك. لأنني سئمت من محاولاتي معك.
    Aşağı her indiğimde, kıyafetlerimden bahsetmekten bıkmıştım. Open Subtitles لقد سئمت من الحديدث عن ملبسي في كل مرة آتي فيها إلى الأسفل
    Evet onları dökmüştüm çünkü seni sürekli sarhoş görmekten bıkmıştım. Open Subtitles أجل ، لقد سكبتها لأنني سئمت من رؤيتك ثملاً طوال الوقت
    Anne, değişiklik istedim de. - Hepsinden bıkmıştım. Open Subtitles أمي، أريد تغيّر بعض الأشياء سئمت من كل هذه الأشياء
    Sizi böyle görmekten bıkmıştım ama. Bunu düşünmeden edemiyorum. Open Subtitles سئمت من رؤيتك بهذه الشاكلة، ولا يسعني التوقف عن التفكير
    - İyi. Dilinden düşürmediğin şu boş tehditlerden bıkmıştım. Open Subtitles جيد، سئمت من هذه التهديدات الفارغة التي تستمر بنشرها
    Scott'un maceralarını duymaktan bıkmıştım. Open Subtitles لقد سئمت من سماع مغامرة سكوت الوحيدة
    Hepsinin amına koyayım. bıkmıştım zaten. Open Subtitles سحقاً لهم، لقد سئمت من ذلك على أي حال
    Çünkü tehdit telefonları almaktan bıkmıştım. Open Subtitles لتولي إدارة المزرعة لإنني تعبت من تلقيّ مكالمات تهديد
    Çirkin kızlarla birlikte olmandan bıkmıştım. Open Subtitles لقد تعبت من البقاء مع تلك الفتاة القبيحة
    Belki bu sendin. Belki de kurban olmaktan bıkmıştım. Open Subtitles ربما عدت من أجلك ربما تعبت من كوني الضحية
    Bunu yaptım çünkü bu dünyada bana en çok anlam ifade eden birini koruyamamaktan aciz olmaktan bıkmıştım. Open Subtitles فعلتها لاني تعبت من كوني عديم المقدره لحايمة الشخص الوحيد الاكثر اهميه بالنسبة لي في هذا العالم
    Hey, bak buna karıştım çünkü şehrin çürüdüğünü görmekten bıkmıştım. Open Subtitles إنظر.. لقد فعلتُ هذا لأنني كُنت قد سئمتُ من رؤية المدينة تتعفن.
    İnsanların iç çamaşırlarını yıkamaktan bıkmıştım. Open Subtitles حسنًا، لقد سئمتُ غسل الملابس الداخلية للآخرين.
    Çizgiyi aştı ve ben de bıkmıştım odasına girdim ve onu parçaladım. Open Subtitles و تجاوز الخط ، و انا اكتفيت من الأمر دخلت في الأمر و مزقته
    Ben bu heriften bıkmıştım. Open Subtitles أنا شخصيًا قد اكتفيت من ذلك الشخص

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد