| Önce babam bana bağırır sonra da birbirlerine bağırırlardı! | Open Subtitles | أولاً أَبّي يَصْرخُ فيا ثمّ يَصْرخونَ في بعضهم البعض! |
| Fez'in odasının duvarları konuşsaydı, şöyle bağırırlardı: | Open Subtitles | تَعْرفُ إذا الحيطانِ في فاس ' غرفة نوم يُمْكِنُ أَنْ يَتكلّمَ هم يَصْرخونَ... |
| Tuğla yapmaları gerekse daha çok bağırırlardı. | Open Subtitles | سيصرخون بصوت أعلى إذا إضطروا أن يصنعوا قوالب الطوب |
| Tuğla yapmaları gerekse, daha çok bağırırlardı. | Open Subtitles | سيصرخون بصوت أعلى إذا إضطروا أن يصنعوا قوالب الطوب |