| Yani arada bir bağ var. Ve bunu yaradılışın bir parçası olarak algılamalıyım. bir tarafımın Tanrı'nın bir gölgesi olduğuna inanarak. | TED | وهكذا فنحن جميعا متصلون معا وعلي ان استوعب على اعتباري طرف في هذه الصلة وشخص خلق على شاكلة الله |
| Aramızda bir bağ var ve bu sadece ikimiz de yalnızız diye değil. | Open Subtitles | لا، إنّما بيننا هذه الصلة وليست لمجرّد أنّنا وحيدين... |
| Aramızda insanların hiçbir zaman anlayamayacağı bir bağ var. | Open Subtitles | لدينا رابطه لن يفهمها أي انسان |
| Aramızda bir bağ var ve bunu bizden kimse alamaz. | Open Subtitles | نحن متصلان, و لن يأخذ أحد هذا الشىء منا |
| Beynin duygulardan sorumlu limbik sistemi ile gözyaşı kanalları arasında kanıtlılığı çok kesin olan bir bağ var. | Open Subtitles | هناك رابط عصبي راسخ جدّاً بين الغدة الدمعية والجهاز الحوفي للدماغ المرتبط بالعواطف. |
| İkiniz arasında ne biyolojik ne de yasal bir bağ var. | Open Subtitles | ليس هناك إتّصال حيوي أَو قانوني... |
| Amanda, Kyle'la aranızda özel bir bağ var. | Open Subtitles | أماندا، أنت و (كايل) لديكما رابطة مميزة |
| İstediğim, sizin ve Dedektif Baptiste'in, Garrett'ı incelemeniz ve Vincent Bourg'la arasında bir bağ var mı bakmanız, hepsi bu. | Open Subtitles | أنا فقط أطلب منك ومن المحقق بابتيست أن تنظروا في أمر غاريت وهل هناك أي علاقة تربطه مع فينسينت بورغ هذا كل ما في الأمر |
| Bu adamla aranda bir bağ var. | Open Subtitles | أنتي تتواصلين مع هذا الرجل |
| - Aralarında bağ var. | Open Subtitles | -أن بينهما الصلة -هذا .. |
| - Aramızda bir bağ var... | Open Subtitles | -بيننا هذه الصلة ... |
| Aramızda bir bağ var... | Open Subtitles | -بيننا هذه الصلة ... |
| Aramızda insanların hiçbir zaman anlayamayacağı bir bağ var. | Open Subtitles | لدينا رابطه لن يفهمها أي انسان |
| Ama sonra Herbie aynen öyle yaptı! Sanki aramızda bir bağ var gibiydi. | Open Subtitles | ثم هيربي أدرك ذلك كما لو كنا متصلان |
| Diyeceğiz ki, gerçekten aramızda bir bağ var. | Open Subtitles | :وبعدها سنقول "يا للعجب, إننا متصلان ببعضنا" |
| Bak, aramızda bir bağ var. | Open Subtitles | انظر، نحن متصلان |
| Bir çocuğa eski basım bir kitap veriyorsan aranda bir bağ var demektir. | Open Subtitles | ان اعطيت فتى طبعة اولية من كتاب ذلك بسبب انه هناك رابط |
| Bu kadınla benim aramda bir bağ var. | Open Subtitles | هناك رابط بيني وبين هذه الإمرأة |
| Yani belli ki ortada bir bağ var. | Open Subtitles | أعني . من الواضح أن هناك رابط هنا |
| Telefon ile Andrew arasında bir bağ var mı onu öğrenmeye çalış. | Open Subtitles | إكتشفي لو كان هناك إتّصال بين الهاتف و(أندرو). -سأفعل ذلك . |
| İstediğim, sizin ve Dedektif Baptiste'in, Garrett'ı incelemeniz ve Vincent Bourg'la arasında bir bağ var mı bakmanız, hepsi bu. | Open Subtitles | أنا فقط أطلب منك ومن المحقق بابتيست أن تنظروا في أمر غاريت وهل هناك أي علاقة تربطه مع فينسينت بورغ هذا كل ما في الأمر |
| Kocanla da aranda bir bağ var. | Open Subtitles | كما تتواصلين مع زوجك |