| Ve Babam bir askerdi. Amcam bir balıkçıydı ve aynı zamanda kaçak bir avcıydı. | TED | والدي كان جنديا والدي كان جنديا اما عمي فلقد كان صياد سمك وصائد حيوانات |
| Ama Babam bir albaydı, ve benim üniversiteye gitmem için para vermezdi. | Open Subtitles | لكن أبي كان عقيدا في الجيش لايدفع الكثير لي لأذهب إلى الجامعة |
| Babam bir ayı kadar güçlü olduğundan elinden her iş gelirdi. | Open Subtitles | لقد كان أبي قوياً كالدببه وغالباً يتمكن من العثور على عمل |
| Ben inançlı biri olarak büyütüldüm. Babam bir hungan idi. | Open Subtitles | تربيت على الإيمان بذلك . كان والدي كاهن فودو |
| Babam bir müzisyendi ve annem bir okul öğretmeni. | Open Subtitles | كان والدى موسيقارا أما والدتى فكانت مدرسة |
| Asıl komik olan şey, Babam bir 'rahibe'ydi. | Open Subtitles | أتعرف أن المضحك في الأمر، هو أن أبي كان راهبة |
| Babam bir Kokojin'di. Kokojin nedir bilir misin? | Open Subtitles | والدي كان كوكوجين هل تعرف هذه الكلمة ماذا تعني؟ |
| Babam bir korkak olduğumu söylerdi, asker olmamı o istedi. | Open Subtitles | والدي كان دائماً يقول أنني جبان أرادني أن أنضمّ إلى الجيش |
| Babam bir marangozdu onun ailesinin evi için mobilyalar yaptı. | Open Subtitles | والدي كان نجاراً. ولقد صنع أثاث منزل أسرتها. |
| Annem bir beslenme uzmanı ve Babam bir ticari fırıncıydı. | Open Subtitles | أمي كانت خبيرة تغذية و أبي كان يملك مخبزاً تجارياً |
| Babam bir alkolik, o yüzden annem hep onu örnek gösterip beni suçlar. Böylece ikimizi birden yaralayabiliyor. | Open Subtitles | أبي كان مدمن كحول ، لذا كانت أمي تلقي اللوم عليّ لأننيأأخذهقدوةلي. |
| Babam bir kılıç kullanma ustasıydı, Monsieur. Bana herşeyi o öğretti. | Open Subtitles | لقد كان أبي مبارزاً ماهراً لقد علمني جيداً |
| Muhtemelen senin de anladığın üzere Babam bir bilim adamı. | Open Subtitles | كما تعرفين ذلك بالتأكيد، كان أبي عالماً. |
| Babam bir süreliğine oldukça kederliydi ama aynı zamanda kendi mutsuzluğu içinde epeyce de müthişti. | Open Subtitles | كان أبي مكتئبا لمدة لكن أيضا على نحو رائع في بؤسه |
| Babam bir vaizdi, bu hiç doğru değil. | Open Subtitles | كان والدي مبشراً لكلمة الحق وهذا ليس أمراً صحيحاً |
| Babam bir dahiydi. Bir dahiyi öldürmezsiniz. | Open Subtitles | كان والدي عبقرياً، لا يجب أن يُقتل عبقرياً |
| Fizikoterapiye hiç inanmadım. Babam bir rahipti. | Open Subtitles | لم أٌصدق أبداً بالعلاج الروحانى لقد كان والدى كاهناً |
| Hiç unutmam, Babam bir gün demişti ki, eğer bir gün birinin ruhunu görmek istersen sana hayallerini göstermesini istemelisin. | Open Subtitles | أتذكر أن أبي قال مرة إن أردت أن تنظر إلى روح أحدهم... فيجب أن تطلب منه أن يطلعك على أحلامه... |
| Babam bir kömür madeninde öldü, annem tekrar evlendi ve Florida'da yaşıyor. | Open Subtitles | قتل والدي في مناجم الفحم ووالدتي تزوجت ثانية وتعيش في فلوريدا |
| Babam bir fizik profesörü Çok yaşlı. | Open Subtitles | والدي هو أستاذ الفيزياء وهو القديم. |
| Grevden sonra Babam bir daha limanda çalışmadı. | Open Subtitles | بعد الإضراب ، أبي لم يجد عملاً في أحواض السفن |
| Babam bir keresinde "yüz liran olacağına yüz arkadaşın olsun daha iyi" demişti. | Open Subtitles | قال لي أبي ذات مرّة، لا تكتنز مئة روبل، بل اكتسب مئة صديق. |
| Babam bir tiyatro yapımcısıydı çocukluk yıllarım, Bayan Fiske Forbes-Robertson ve Modjeska ile birlikte geçti. | Open Subtitles | أبي كَانَ منتج مسرحي وسَنَواتي الأولى قضيتها في الشركةِ بصحبة السّيدةِ فيسك فوربز روبرتسون مودجيسك |
| Hayır! Babam bir yakuza gibi olacakları gördü. | Open Subtitles | قام أبي بهذا لأنه انسان شريف |
| Ben sadece yarı Betazoid'im. Babam bir Yıldız Filosu subayıydı. | Open Subtitles | أنا نصف بتروزويد أبى كان ضابطا فى الأسطول |
| Babam bir mektup yolladı size. | Open Subtitles | حسناً ، أبي أرسل لك رسالة |
| Ama Babam bir memurun kayıp olmasına rağmen hiç yardımcı olmuyor. | Open Subtitles | لكن أبّي كان حقا لا مساعدة، بالرغم من أنّ عندنا فقدان النائب. |