| Bu, Balkanlarda çıkacak bir savaşın 1nci Dünya savaşına dönüşmeye başladığı andı. | Open Subtitles | كانت تلك اللحظة التي تحول فيها الأمر من مجرد حرب أخرى في منطقة البلقان ليصبح بداية الانعطاف نحو الحرب العالمية الأولى. |
| Kriz, Balkanlarda başlamıştı ve Avusturyalılar ve Sırpların yüzyüze geldiği burada başlayan 1. | Open Subtitles | كانت الأزمة قد بدأت في منطقة البلقان.. ومن خلال مواجهة النمساويين للصرب |
| Balkanlarda Birinci Dünya Savaşı başlamıştı ve Sırbıstan barut fıçısıydı. | Open Subtitles | بدأت الحرب العالمية الأولى في دول البلقان مع صربيا كعلبة القداح |
| Orta Doğuda, Balkanlarda ve İrlandada çözümlenemeyen sonuçlarıyla yaşıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش مع نتائجها العالقة في الشرق الأوسط ، ودول البلقان ، وإيرلنده |
| 91, 92 'de Balkanlarda birlikte çalışıyorduk. | Open Subtitles | عملنا سوية في دول البلقان في عام 91 ، 92 |
| Bak bu Muhsin. Balkanlarda birlikte harp ettik. | Open Subtitles | هذا محسن من خيرة جنودنا حارب معي في البلقان |
| Sri Lanka'daki Tamil Kaplanları'nın yenilgisi, buna en yakın tarihli örnektir ki, benzeri sözümona askeri çözümlere Balkanlarda, Güney Kafkasya'da ve Afrika'da tanık olduk. | TED | فعى سبيل المثال هزيمة نمور التاميل في سيرلانكا هو اقرب مثال لنا وقد شهدنا بضعة حلول مشابهة اعتمدت على القوة العسكرية في جنوب القوقاز في البلقان وفي انحاء متعددة من افريقيا |
| Slav Ruslar tarafından desteklenen Sırbistan, kendisini Balkanlarda yabancı yönetimler altında yaşayan Slavlar için tek bağımsızlık umudu olarak görüyordu. | Open Subtitles | كانت صربيا المدعومة من روسيا السلافية ترى نفسها الأمل الوحيد في الاستقلال.. للأعراق السلافية التي تعيش تحت الحكم الأجنبي في منطقة البلقان |
| Balkanlarda sebebi bilinmeyen 3270 kayıp vakası vardır. | Open Subtitles | "حتي يومنا هذا , هناك 3270 حالة اختفاء غير مفسّره في "البلقان |
| Balkanlarda bir tabura komuta etmemi istiyorlar. | Open Subtitles | "انهم يريدون مني قيادة كتيبة في منطقة البلقان" |
| Balkanlarda nakit para akımı gerek bize. | Open Subtitles | نريد أن يتدفق المال في البلقان. |
| Yugoslavların yardımına rağmen Balkanlarda, etkili bir harekette bulunamadık. | Open Subtitles | لقد فقدنا القدره على أى أتصال ( أو تقديم أى مساعده ل ( يوغسلافيا ( للحصول على جبهه مؤثره فى ( البلقان |
| Balkanlarda insanlar ölüyor. | Open Subtitles | هناك أناس يموتون في البلقان. |
| Evi, sonradan, 1990'larda Balkanlarda yaşanan savaşta yıkıldı. | Open Subtitles | دُمر منزله خلال (حرب البلقان) في مطلع القرن |
| Her şeyin ötesinde Franz Ferdinand, Balkanlarda çıkacak bir savaşı önlemek niyetindeydi. | Open Subtitles | فوق كل اعتبار ، كان (فرانز فرديناند) يريد تفادي نشوب أي حرب في منطقة (البلقان) |
| Black Server, Balkanlarda arat. | Open Subtitles | خادم قذر مررها عبر البلقان |
| İkimizin de Balkanlarda kovaladığı bir haber sebebiyle başımı birazcık belaya sokmuştum o da rekabeti bir kenara koyup içine düştüğüm o kötü durumdan kurtulmam için üç gününü harcamıştı. | Open Subtitles | وقعتُ بمشكلة في قصة كُنا نغطيها نحنُ الإثنان في (البلقان)، ووضع التنافس جانباً وقضى ثلاثة أيام يساعدني بموقف سيئ. |
| Ruslar Balkanlarda ilerleyerek karşılık verdiler. | Open Subtitles | ردّ الروس بالزحف نحو البلقان |
| Balkanlarda çalıştım daha önce. | Open Subtitles | عملت في منطقة البلقان |
| Balkanlarda BİR YER 1995 | Open Subtitles | "مكان ما في البلقان" "عام 1995" |