| Mülteciler sığınma arıyor batıyı umut ve güven kaynağı olarak görüyorlar. | TED | اللاجئون الباحثون عن الأمان رؤوا في الغرب مصدراً للأمل وملاذاً. |
| İşte bu yüzden, benim gibi insanlar gitmeli ve bu yüzden o sahte düello düzenlendi batıyı temiz bir yaşam terk etmek için. | Open Subtitles | هذا هو السبب الذي جعل الناس من أمثالي يذهبون وهذا هو السبب الذي جعلك نكرة أمام القتال لإخراجي من هذا الغرب نظيفاً |
| "Çin'in amaçları için batıyı kullanın." Bu doğru mu yoksa yanlışmı hatırlıyorum ? | Open Subtitles | "إستغل الغرب من أجل الأغراض الصينية" هل هذا صحيح أم أنا مخطىء ؟ |
| Siz doğu kanadını alın, ben batıyı alacağım. | Open Subtitles | تولى الجناح الشرقي، وأنا سأتولى الغربي. |
| Sen doğu kanadını al, ben batıyı. | Open Subtitles | انت توجه الى الجانب الشرقي وانا الغربي |
| Ama ben batıyı merak ediyorum orada ne tür şehirler ve tanrılar olduğunu . | Open Subtitles | لكنني أود أن أعرف ماذا يوجد بالغرب. ما نوع المدن والآلهة الموجودين هناك. |
| Molotov Paris mitingini terk ederken, O Avrupayı iki düşman kampa bölen batıyı suçladı. | Open Subtitles | بعد إنسحاب مولتوف من إجتماع باريس، اتهم الغرب بتقسيم أوروبا إلى معسكرين متعاديين |
| Eğer balinanın yüzü batıyı gösteriyorsa kuyruğu doğuyu işaret eder. | Open Subtitles | إذا واجه الحوت الغرب فإن الذيل سيواجه الغرب |
| "Eğer balinanın yüzü batıyı gösteriyorsa, kuyruğu da doğuya doğru uzanır." | Open Subtitles | إذا واجه الحوت الغرب فإن ذيله يواجه الشرق |
| Eğer batıyı yakın zamanda "Vahşi" bulamazsam, gazetem harcadıklarımı benden kesecek. | Open Subtitles | اذا لم اجد امور جامحة في الغرب قريباُ سوف اتاخر في الموضوع |
| Ordusunu yapacak ve olabildiğince güçlenip, batıyı ele geçirecek. | Open Subtitles | سيبني جيشه هنا ثم ينطلق الي الغرب و سيصبح أقوى كلما يتقدم |
| batıyı lanetlemekten başka bir şey yapmamaktan sıkıldım. | Open Subtitles | سئمت لعدم عمل شيء إلا لعن الغرب طول اليوم |
| ..sıradan birgünken ufak bir hareketlilik söz konusu oldu Aileler birazdan vahşi batıyı görmek üzreler. | Open Subtitles | بالعائلات المتلهفة للتمتع بتجربة حياة الغرب المتوحشة |
| batıyı ayaklarımın altına almak. Sunmak için, eyerlerinin altına at eti koyan atalarımız gibi. | Open Subtitles | ووضع الغرب تحت قدمي كما وضعني الآباء تحت جناحهم |
| Demiryolu, demir lokomotifi ve toprağa çakılmış raylarıyla son 3 yılda batıyı istila etti. | Open Subtitles | السكة الحديد إحتوت الغرب خلال السنوات الثلاث الماضية مع حصانها الحديدي وقضبانها المثبتة على الأرض |
| Güneyi ve güney batıyı temizlemeniz gerek. | Open Subtitles | تحتاج إلى مسح الجنوب والجنوب الغربي. |
| Sistem son vahşi batıyı ehlileştirmeden oraya girmeliyiz. | Open Subtitles | نصل إلى هناك قبل تنظيم... ... تايمس الغربي الاخير |
| Biz batıyı alıyoruz. | Open Subtitles | سنأخذ الجانب الغربي |
| - 1873, batıyı kazanan silah. | Open Subtitles | إنها طراز 1873، " البندقية التي فازت بالغرب" |
| Doğu ile batıyı buluşturacaktım. Altın bir köprü kuracaktık. | Open Subtitles | لندع الشرق والغرب يلتقيان ونبني الجسر الذهبي |