|  Ama işin aslı, Baxter'ı o silahın önüne koyan sendin.  | Open Subtitles |   ولكن الحقيقة هي، أنتِ من وضع باكستر أمام ذاك السلاح.  | 
|  Dick Baxter'ı üç gün önce Salinas'da gördüm.  | Open Subtitles |   لقد رايت الشرطي باكستر من ثلاث أيام في ساليناس  | 
|  Diyorum ki bıraksan iyi edersin, yoksa Baxter'ı zincirlemeyi unutacağım.  | Open Subtitles |   أَو سَأَنْسي لوَضْع السلسلةِ على باكستر.  | 
|  Öncelikle, Evan Yavşak'ı tebrik etmek istiyorum pardon, Hastır'ı, yani Baxter'ı.  | Open Subtitles |   اولا دعنى اضف شيئا مبروك ل أيفان الوغد اعذرونى الوغد اقصد باكستر  | 
|  Öncelikle, Evan Yavşak'ı tebrik etmek istiyorum pardon, Hastır'ı, yani Baxter'ı.  | Open Subtitles |   اولا دعنى اضف شيئا مبروك ل أيفان الوغد اعذرونى الوغد اقصد باكستر  | 
|  Baxter'ı yakalamışlar, ama Hop'u bulamıyorlar.  | Open Subtitles |   عثروا على باكستر, لكنهم لا يستطيعون العثور على هوب.  | 
|  Kapatmadan önce bizden biri Evan Baxter'ı kutlamak isteriz.  | Open Subtitles |   إلى صديقِنا إيفان باكستر الذي هو ما زال يَختارُ للكونجرسِ.  | 
|  Ve bu arada, Dr.Keller'a arkadaşın Dr.Baxter'ı sordum,..  | Open Subtitles |   وبالمناسبة, لقد سألت الدكتور كيلر حول صديقك الدكتور باكستر  | 
|  Federalleri unut, Baxter'ı da. Tamam mı?  | Open Subtitles |   انسي امر الفيدراليين و انسي امر باكستر  | 
|  Baxter'ı öldürdüğünü itiraf edebilir ama beni öldürmeye kalkan adam kesinlikle bu değildi.  | Open Subtitles |   ربّما قد إعترف بقتل (باكستر)، لكن هذا بالتأكيد ليس الرجل الذي حاول قتلي.  | 
|  Baxter'ı çişini yapması için çıkarır mısın?  | Open Subtitles |   أيُمكنك أنْ تأخذ باكستر ليتبول؟  | 
|  Ve tabi ki arkadaşım Baxter'ı.  | Open Subtitles |   و بالطبع صديقي العزيز باكستر  | 
|  Adam Baxter'ı aşağı attı.  | Open Subtitles |   هذا الرجل ركل باكستر  | 
|  Baxter'ı hatırlıyorsun, değil mi?  | Open Subtitles |   تذكر باكستر, صحيح ؟  | 
|  Bay Baxter'ı, sol şakağından aldığı yara öldürmemiş.  | Open Subtitles |   الجرح في الفص الصدغي للسيد (باكستر) لم يقتله.  | 
|  Komşuları, ehliyetteki resimden Baxter'ı teşhis etti.  | Open Subtitles |   الجيران تعرفوا على (باكستر) من صورتنا لرخصة القيادة.  | 
|  Asansörde bulduğumuz adam, Baxter'ı öldürdü ve kimliğini çaldı.  | Open Subtitles |   إذن السيد "مهوى مصعد" قتل (باكستر) ثمّ سرق هويته.  | 
|  Bakar mısınız? Hannah Baxter'ı arıyordum da, MH Kredi Merkezi için çalışıyor.  | Open Subtitles |   ،(المعذرة، أبحث عن (هانا باكستر إنها تعمل في (إم إتش) للائتمان  | 
|  Yetkililer, bu kişinin her fırsatta Bayan Baxter'ı ziyarete gelen sanat öğrencisi olduğuna inanıyor.  | Open Subtitles |   يعتقدون ان الرجل هو طالب بالفنون والذي أتى لرؤية الانسة (باكستر) في مناسبات عديدة  | 
|  Baş yargıca Baxter'ı şikâyet mi ettin?  | Open Subtitles |   (هل اشتكيتِ من (باكستر لرئيسة المحكمة العليا ؟  |