| bazı kişiler, büyükbabamı babamın öldürdüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | يعتقد بعض الأشخاص بأنّ والدي من قتل جدّي |
| Çevremde bazı kişiler kendime güvensiz olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | تعرفى ، بعض الأشخاص حولى يعتقدوا أننى غير أمنة |
| Salona gelmesini istediğim bazı kişiler var. | Open Subtitles | هناك بعض الأشخاص أريدكِ أن تحضرينهم إلى صالتكِ الرياضيّة. |
| bazı kişiler sözcükleri hafife alır ve hiç düşünmeden acımasızca kullanır. | Open Subtitles | بعض الناس لا يضعون الكلمات المناسبة. وقد يكون عرضاً صلباً معها |
| Hunter ve bazı kişiler benimle alakalı tüm bunları Facebook'ta paylaşmış. | Open Subtitles | هانتر و بعض الناس نشرو عنّي كل هاته الاشياء على الفايسبوك |
| bazı kişiler bunu ahlaka aykırı buluyor, ama öğrencilere göre bu sadece stres atmanın iyi bir yolu. | Open Subtitles | بَعْض الناسِ يَدْعونَه فسوق لكن الطلاب يقولون انها طريقه جيده للتنفيس |
| - Tabii. bazı kişiler tanıyorum. | Open Subtitles | - متأكّد، أَعْرفُ بَعْض الناسِ. |
| Salona gelmesini istediğim bazı kişiler var. | Open Subtitles | هناك بعض الأشخاص أريدكِ أن تحضرينهم إلى صالتكِ الرياضيّة. |
| Zincirdeki bazı kişiler cidden zeki. | Open Subtitles | بعض الأشخاص في هذه السلسلة أنهم مهتمين للغاية |
| Daha uzun zamandır burada olan bazı kişiler çağrılmamıştı. | Open Subtitles | لم يُسأل بعض الأشخاص الذين كانوا هنا منذ وقت أطول |
| bazı kişiler gözü pek oluyor. | Open Subtitles | بعض الأشخاص يولدون هكذا شياطين التحدي |
| Ama Clark, ne yazık ki Smallville'deki bazı kişiler, kayıp hafıza rehberin kadar ilerici değil. | Open Subtitles | ولكن ياكلارك لسوء الحظ بعض الأشخاص في سمولفيل ليسوا منفتحين -بقدر مرشدتك بعد فقدانك الذاكرة |
| bazı kişiler için sadece bir ekonomik durgunluk. | Open Subtitles | إنّه أثر الركود على بعض الأشخاص فحسب |
| bazı kişiler için sadece bir ekonomik durgunluk. | Open Subtitles | إنّه أثر الركود على بعض الأشخاص فحسب. |
| Hem bu ülke için hem de bu ülkeye karşı yaptığınız işleriniz göz önüne alındığında bu komitedeki bazı kişiler hapiste olmanız gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | أيتها العميلة، عليك أن تعلمي أن بعض الأشخاص في هذه اللجنة يشعرون باعتبار الاعمال التي قمتي بها في هذه البلاد سواء لها أو ضدها بأنك تنتمين الى السجن |
| bazı kişiler günümüz eylemlerinin eskisi kadar risk alamayan insanlardan oluştuğunu tartışıyor ve bu doğru değil. | TED | الآن، يدعي بعض الناس أن المشكلة تكمن في أن حركات اليوم ليست مكونة من أناس يأخذون المخاطر كما السابق. وهذا ليس صحيح. |
| Çünkü bazı kişiler gizli temellere dayanan girişimleri takdir etmiyorlar. | Open Subtitles | وذلك لأن بعض الناس لا يستحسنون خلق مشروع على مثل تلك الأسس الغامضة. |
| bazı kişiler radyo alarmının sesinin radyo sesinden biraz yüksek olmasını istiyor. | Open Subtitles | بعض الناس يروق لهم أن يكون منبّه الراديو لديهم أعلى صوتاً بقليل من الراديو |
| bazı kişiler onun biraz yavaş olduğunu söylerler ama öyle değildir. | Open Subtitles | يعتقد بعض الناس أنها متخلفة قليلاً لكنها ليست كذلك |