| Bazılarınızın ne düşündüğünü tahmin edebiliyorum. | TED | يمكنني أن أتوقع ما يدور في خلد البعض منكم |
| Bazılarınızın bildiği gibi, Twitter'da 4.000'den fazla takipçim var. | TED | كما ان البعض منكم قد يعرف، لدي أكثر من 4،000 متابع لتغريداتي على تويتر. |
| Bazılarınızın duymuş olabileceği bir program var. | TED | يوجد برنامج يمكن قد سمع فيه البعض منكم. |
| Bazılarınızın şu an ne düşündüğünü biliyorum. | TED | أنا أعرف في ماذا سيفكر بعض منكم في الوقت الحالي. |
| Ancak bence özellikle Bazılarınızın seveceği bir yemek. | Open Subtitles | ولكنه طبق اظن ان بعضكن تحديدا سيستمتعن به حقا |
| bir şey daha var. Bazılarınızın tırnağı pislik içinde. | Open Subtitles | هناك أمر آخر، لاحظت أن العديد منكم أظافره متسخة |
| Bazılarınızın evinde olabilir. | TED | من المحتمل أن بعضكم يملك مثله في البيت. |
| Atalarınızın itibarını. Bazılarınızın sanki kelebek filan yakalamaya uzanıyormuş gibi hali var. | Open Subtitles | قيمة أسلافكم، البعض منكم ينظر أنه كما لو كان امتداد للفراشات أو ما شابه |
| Gerçekçi olabilmesi için, Bazılarınızın neler olduğunu bilmesi, Bazılarınızın bilmemesi gerekiyordu. | Open Subtitles | ليبدو حقيقياً, البعض منكم هناك عرف مايحدث والبعض منكم لا لكننا لانريد ازعاج الناس في منازلهم |
| Gerçekçi olabilmesi için, Bazılarınızın neler olduğunu bilmesi, Bazılarınızın bilmemesi gerekiyordu. | Open Subtitles | ليبدو حقيقياً, البعض منكم هناك عرف مايحدث والبعض منكم لا لكننا لانريد ازعاج الناس في منازلهم |
| Bazılarınızın da bilebileceği üzere, kasabada 3 davetsiz misafirimiz var. | Open Subtitles | كما يعلم البعض منكم هناك ثلاثة ضيوف في المدينة ، لم يتم دعوتهم |
| Bazılarınızın ailelerinizi nereye sakladığını biliyorum! | Open Subtitles | اعرف اين أختار البعض منكم المكان لاخفاء عائلتة |
| Bazılarınızın peşindeki azrailden korkmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم أن البعض منكم يتطلع لإرتداء الحاصد |
| Gördüğüm kadarıyla, Bazılarınızın kafası bayağı iyi, değil mi? | Open Subtitles | أستطيع رؤية البعض منكم يبدو كمدمنين أليس كذلك؟ |
| Bazılarınızın benim için endişelendiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن البعض منكم قد يكون قلقاً من أجلي |
| Bazılarınızın bunu kabullenmesi için zamana ihtiyacı olabilir. | Open Subtitles | أسمعوا البعض منكم يحتاج للوقت لمعالجة هذا |
| Bazılarınızın eski püskü pantolonlarını giymeye devam ettiğini görüyorum. | Open Subtitles | أتفهم أن بعض منكم لازال يرتدي السراويل الممزقة |
| Siz bayanlar bunu dilden dile dolaştırmakta izinlisiniz... her ne kadar Bazılarınızın izine ihtiyacı olmasa da.. | Open Subtitles | ... أنتن يا سيدات حصلتن على رخصةٍ لنسيان الأمر رخصةٌ لا يحتاجها بعضكن |
| Bazılarınızın gelmeye zahmet etmemesi konusunda hayal kırıklığı yaşadım. | Open Subtitles | لـخيبةأمليالكبيرة، العديد منكم لن يشرّفونا بحضورهم في الحفلة الموسيقيّة |
| Bazılarınızın Harvard İşletme Okulu'na gittiğini biliyorum. | TED | أنا أعلم أن بعضكم درس في مدرسة هارفرد للأعمال. |
| O istatistiklerden bir tanesini seçtim, Bazılarınızın önceden gördüğüne de eminim. | TED | اخترت واحدة من تلك الإحصائيات، و أنا واثق من أن بعضكم قد شاهد هذه الإحصائيات من قبل. |
| Bazılarınızın izlemek isteyeceğini düşündüğüm bir video çektim. | Open Subtitles | لقد أعددت فيديو أعتقد أن البعض سيود أن يشاهده |
| İçinizden Bazılarınızın, hatanın bende olduğunu düşündüğünden eminim. | Open Subtitles | انا متأكده ان بعضاً منكم يفكر بأن كل هاذا بسببي |