| Beni, beş okul kabul etmedi sonuncusu da bekleme listesine aldı. | Open Subtitles | انا رفضت من 5 مدارس لقد وضعوني في قائمة الانتظار |
| İsterseniz, bir tane edinmek için buraya başvuru yapabilirsiniz, biraz tecrübe edinirsiniz ve ben de sizi bekleme listesine yazarım. | Open Subtitles | اذا اردت ممكن ان اخرج لك واحد من هنا و لكن يجب ان تمتلك بعض الخبرات, وسوف اضعك فى قائمة الانتظار |
| Babam ölmeden önce atlarını çalıştırmak isteyenler bekleme listesine yazılırdı, şimdiyse zar zor geçiniyoruz. | Open Subtitles | قبل وفاة أبي كانت قائمة الانتظار لا تفرغ لمن يريدون تدريب خيولهم لدينا والآن بالكاد نجد زبائن |
| Hakkımızda harika bir rapor vermiş ve resmen bekleme listesine girmişiz. | Open Subtitles | لقد أعطتنا تقرير رائع ونحن رسمياً على قائمة الإنتظار. |
| Olur, beni "son dakika alışverişçileri" bekleme listesine koyabilirsiniz. | Open Subtitles | أجل , يمكنك وضعي على قائمة الإنتظار للمتسوقين في أخر دقيقة |
| ..uçaklarda yer kalmamış. Sizi bekleme listesine aldılar. | Open Subtitles | رحلات الصباح مكتملة لقد وضعتك على لائحة الإنتظار |
| Bu nişanı,düğünü,Sumitra işini bekleme listesine al. | Open Subtitles | هذه الخطبة، الزفاف، سوميترا الأعمال التجارية، ستضعك على قائمة الانتظار |
| Yeniden bekleme listesine girmelisiniz. Anne fikrini değiştirdi. | Open Subtitles | ستضطرّان للعودة إلى قائمة الانتظار فقد غيّرت الوالدة رأيها |
| Yeni çalışma grubumuz için bekleme listesine katılmak ister misin? - Hamile mi? | Open Subtitles | تريدين ان تنظمي لصاحب قائمة الانتظار وأنا في مجموعتنا الجديدة للدراسة ؟ حامل ؟ |
| Yine de, kızınızın kalp nakil bekleme listesine alınabilmesi için dosyasının öncelikle nakil ekibi tarafından gözden geçirilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | أي كان ، من أجل بنتك لوضعها في قائمة الانتظار قضيتها يجب أن تعرض على فريق الزراعة |
| Buraya kabul edildim, sonra da bekleme listesine alındım ve sonra da kabul kutusuna bir e-posta attım ve silmem mümkünse çok memnun olurum. | Open Subtitles | لقد تقدمت الئ هنا ، ووضعت على قائمة الانتظار والبارحه ارسلت رساله الكترونيه الي لجنة القبول واريد حقاً ان تحذفيها |
| Bizim okulun bekleme listesine girmeniz için bir tavsiye mektubu yazabiliriz. | Open Subtitles | بوسعنا تحرير خطاب تزكية لأجلكما في قائمة الانتظار المدرسيّة خاصّتنا. |
| Ne Collegiate'e, ne de bekleme listesine. | Open Subtitles | - لا ،ليست المدرسة الجماعية - وليس حتى فى قائمة الانتظار |
| Çok bilinen bir televizyon şarkı yarışmasının bekleme listesine yazılmak için elim koptu. | Open Subtitles | لقد تم انتقائي لأوضع على قائمة الانتظار... لأظهر على برنامج تلفزيوني مشهور للمنافسة الغنائية |
| Olur, beni "son dakika alışverişçileri" bekleme listesine koyabilirsiniz. | Open Subtitles | أجل , يمكنك وضعي على قائمة الإنتظار للمتسوقين في أخر دقيقة |
| - O bugün müydü? - Bugün gitmemiz lazım, yoksa bekleme listesine alınırız ve depozitomuzu kaybederiz. | Open Subtitles | نعم، يجب أن نذهب اليوم وإلا سنبقى على قائمة الإنتظار |
| Gel. Kocanın adını bekleme listesine ekleyelim. | Open Subtitles | تعالِ, نضع إسمه فى قائمة الإنتظار |
| Efendim, rezervasyonsuz sizi en fazla bekleme listesine alabilirim. | Open Subtitles | سيدي بدون حجز , أفضل ما يمكنني فعله هو وضعك على لائحة الإنتظار |
| İstersen, seni bekleme listesine ekleyebilirim. | Open Subtitles | إن أردت يمكنني أن أضعك على لائحة الإنتظار |
| İnanmıyorum, bekleme listesine alınmışım! | Open Subtitles | يا الهي لقد وضعت على لائحة الإنتظار |