| Belki annen açmıştır. Onları senin için saklayan oydu. | Open Subtitles | ربما والدتك هي من فعلَتْ، فهي من احتفظت بالرسائل من أجلك. |
| Belki annen bu kadar geç vakte kadar ayakta kalmanı istemez. | Open Subtitles | ربما والدتك لن تريدك أن تسهر لهذا الوقت |
| Kim bilir, Belki annen bir zaman Meksika'ya gidip, ne bileyim... | Open Subtitles | من يعرف ، يا رجل (ربما والدتك قد ذهبت إلي (المكسيك |
| Hey, Belki annen Black Sands hakkında bir şeyler biliyordur. | Open Subtitles | مهلا، ربما أمك تعرف شيئا عن الأسود الرمال. |
| Öyle mi? Belki annen istiyordur. | Open Subtitles | كلا , ربما أمك قد تريد |
| Belki annen yarın sana kabaklı kek de yapabilir. | Open Subtitles | ربما والدتك ستصنع بالغد فطائر اليقطين |
| Belki annen karşılaşmıştır. | Open Subtitles | ربما والدتك قابلته. |
| Belki annen karşılaşmıştır. | Open Subtitles | ربما والدتك قابلته. |
| Sana ilaç veren oldu mu? Belki annen ya da baban? | Open Subtitles | ربما أمك أو والدك؟ |