| Andy, Fargo'yla birlikte belleğini kontrol ettiğinizi sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أنّك يفترض ان تكون مع فارغو ليفحص ذاكرتك |
| Taşınabilir belleğini unuttun. | Open Subtitles | لقد نسيت ذاكرتك المحمولة لقد نسيت ذاكرتك المحمولة لقد نسيت ذاكرتك المحمولة |
| Bakalım belleğini canlandırabilecek miyiz. | Open Subtitles | لنرى ما إذا كنّا لا نستطيع إثارة ذاكرتك. وضع التحليل. |
| Talon'u soydum ve belleğini sıfırladım. | Open Subtitles | سطوت على حانة التالون ومحوت ذاكرتك أعني |
| Taşınabilir belleğini unuttun. | Open Subtitles | لقد نسيت ذاكرتك المحمولة. |
| Hayır. Mesela belleğini. | Open Subtitles | لا، مثل ذاكرتك |