| Hiçbirimiz bunun olduğunu hatırlamıyoruz. Yani benim teorim doğru, efendim. | Open Subtitles | الحقيقة بأنّ لا أحد منّا يتذكّر الرؤية هو دليل الذي نظريتي صحيحة، سيد |
| Her neyse, bu benim teorim. Eğer sen daha iyi bir tane bulursan, | Open Subtitles | بأيّة حال هذه نظريتي إذا كانت لديك نظرية أفضل |
| benim teorim yanlış değildi, "Light Yagami, Kira'dır" ve "Misa Amane, İkinci Kira'dır." Bu davayı çözmeye yetmiyor. | Open Subtitles | ليس الأمر أن نظريتي كانت خاطئة، بل أن كون ياغامي لايت هو كيرا وآماني ميسا هي كيرا الثاني لم يكن كافيًا لحل القضية |
| Evet ben de öyle düşünüyorum. benim teorim Moda Haftası ile ilgili bir şey var. | Open Subtitles | نظريتي التى أعمل عليها، أن هذا له علاقة بأسبوع الموضة |
| - Tamam. benim teorim şu: | Open Subtitles | إليكم نظريّتي إذاً |
| benim teorim hâlâ en iyisi. Fakat üretime geçmeye hazır değil. | Open Subtitles | نظريتي لا تزال أفضل ، ولكنها ليست جاهزة للتصنيع. |
| benim teorim bir sürü test yapıp, onu hayatını kurtardığına ikna edecek sonra da eski takımını işe alacak parayı sana vermesi için onu oyuna getireceksin. | Open Subtitles | نظريتي انك تُجري مجموعة من الاختبارات كي تُقنعه أنكَ انقذت حياته ثم تقوم بالنصب عليه كي يموّل لك تكاليف الفريق الجديد |
| benim teorim bir sürü test yapıp, onu hayatını kurtardığına ikna edecek sonra da eski takımını işe alacak parayı sana vermesi için onu oyuna getireceksin. | Open Subtitles | نظريتي انك تجري كميات كبيرة من الفحوص لتقنعه انك أنقذت حياته ومن ثم تخدعه ليمول قسمك و لتوظف فريقك |
| Şimdi Adams'a dönersek benim teorim üç parçalı... | Open Subtitles | الان نلتفت إلى أدامز نظريتي ثلاثية الأقسام |
| benim teorim, bence büyük bir geyik sürüsünü takip ediyor. | Open Subtitles | الآن، نظريتي بأنه تبع قطيع وعل حيوانات الرنة |
| Ve onca yıl benim teorim reddetti ve güldü olmuştur . | Open Subtitles | وكل تلك السنوات تم رفض نظريتي و ضحكوا عليها. |
| Ama tabii ki, benim teorim bu, sadece olasılığı yüksek değil. | Open Subtitles | لأن نظريتي تقول أنني لست في الارتفاع المناسب |
| benim teorim yeni bir soğuk savaş döneminden geçiyor olduğumuz. | Open Subtitles | الفكرة هي، أن نظريتي مبنية على أننا نعيش جميعاً ضمن حربٍ باردة جديدة. |
| benim teorim sen kahveyi zehirleyen kişiyle birlikte çalışıyorsun. | Open Subtitles | نظريتي هي أنك تعمل لصالح الرجل الذي سمم القهوة |
| Bir dinle beni. benim teorim şu... | Open Subtitles | حسنًا، استمعي إلي فحسب ، هذه نظريتي للأمر |
| benim teorim, babamın icadının anıları kaydettiği. | Open Subtitles | نظريتي هي أن أبي اخترع شيئاً يسجل الذكرى |
| Şimdi, bu benim teorim, sadece bir anektod tarafından desteklenen, kişisel anektodsal bir kanıt, ama yine de çocuklar 8 ile 11 yaşları arasında bir şeylere ilgi duyarlar. Onları orada yakalamalısınız. | TED | هذه نظريتي, مدعومة بأقوالي, أدلة وأقوال شخصية, ولكن مع ذلك, هؤلاء الأطفال يصبحون مهتمين بشيئ بين عمر الثامنة وال11, عليك أن تؤثر عليهم في هذا العمر. |
| - Bu benim teorim. Ama doğru olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | إنها نظريتي فقط، لكني أعتقد أنها صائبة. |
| Ben benim teorim takip gideceksin. Ve Piper, merak etme. | Open Subtitles | سأذهب و أطارد نظريتي و (بايبر) ، انت لا تقلقي |
| Ama benim teorim Polinezya'ya yerleşimin doğudan başladığını kanıtlıyor. | Open Subtitles | لكن نظريّتي تُثبت أن (بولينزيا) تم تعميرها من الشرق |
| O halde geriye bir tek benim teorim kalıyor. | Open Subtitles | ممّا يترك لنا نظريّتي... |