| Bu beyefendiyi 114 numaralı odaya götürün lütfen. | Open Subtitles | خذ هذا الرجل المحترم إلى الغرفة 114، رجاء |
| Sakın bu beyefendiyi ısırmayın çünkü bu beyefendi Bay Sherlock Holmes'un arkadaşı ve Bay Sherlock Holmes'un arkadaşı benim de arkadaşımdır | Open Subtitles | اوه.. من فضلك لا تعض الرجل المحترم اعتبر ذلك الرجل كصديق |
| Ancak, bu beyefendiyi, ikinizi gizlice dinlerken hiç beklenmedik bir vaziyette bulduk. | Open Subtitles | لقد امسكنا بهذا الرجل المحترم وهو يتجسس عليكم انتما الاثنان |
| Cüzdan, bir beyefendiyi büyük harfle başlayan bombadan ayırır. 'B', 'P' ile kafiyelidir. | Open Subtitles | ْ4, 5, 6 جيوب في الطاولة جيوب تعين الإختلاف بين الرجل النبيل |
| beyefendiyi rahat ettirmek istiyoruz. | Open Subtitles | نريد لهذا الرجل النبيل أن يكون مرتاحا |
| Buradaki beyefendiyi, toparlanması için hastaneye götürdüler. | Open Subtitles | أخذوا ذلك السيد الذي كان هنا للمستشفى ليستعيد عافيته. |
| Gerçekten şarap seçmeyi biliyor muyum diye merak eden beyefendiyi tatmin etmek için bir şişe Ksara Comte 98 alalım. | Open Subtitles | " أعطني " كسارا كومت 98 لأشرب مع الرجل المحترم الذي يتسائل إذا أعرف ما أختار |
| Bir beyefendiyi nehre götürmek. | Open Subtitles | أن أصطحب الرجل المحترم إلى النهر. |
| beyefendiyi bırak. | Open Subtitles | . أنزل الرجل المحترم |
| beyefendiyi duydun. | Open Subtitles | .أه، لقد سمعت الرجل المحترم |
| Hep yakınır ama beyefendiyi görünce keyfi yerine geldi. | Open Subtitles | أنت تعرف "توماس"، سيدي اللورد، يجب عليهِ أن يتذّمر لكنهُ إبتهجَ عندما رأى الرجل النبيل |
| Peki neden şu beyefendiyi örnek alıp ödenmemiş faturalarını ödemiyorsunuz? | Open Subtitles | ... إذن لماذا لا تحذو حذو هذا الرجل النبيل و دفع فاتورتك ؟ |
| beyefendiyi derhâl Rodrigue Hortalez'den buraya çağır lütfen. | Open Subtitles | أرجوك إدعو الرجل النبيل من (رودرج هورتالز) إلى هنا فورًا |
| Şu beyefendiyi çağırabilir misiniz... | Open Subtitles | أيمكنك أن تسأل ذلك السيد... |