| Daha önce hiç öpüşmedik. Doğru hamlenin ne zaman yapılacağını bilemem. | Open Subtitles | سوف يكون هنالك كل هذا التوتر وأنا لن أعرف متى أقوم بالحركة الصحيحة |
| Veer Patap Sing mi yoksa Radjeş Rathore mi bilemem, ama... | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ إذا كان هو فير برتاب او راج راثور |
| Vurursan onu, ölür ama sonra da sen ölürsün ve ben ne olurum bilemem. | Open Subtitles | إذا أطلقت عليه النار فسوف يموت ثم ستموتين أنت و لا أدرى ما سيحل بى |
| Karakteri ne kadar iyi bilemem çünkü nişanlı olduğu halde çekici ve hassas genç hanımların duyguları ile oynayan biriyle nişanlandığına göre... | Open Subtitles | أجهل مدى اتزان شخصيتها، أن تقبل بخطوبة رجل يتظاهر بأنه غير مخطوب، ثم يخدع شابات جميلات حسّاسات. |
| İlgilensem bile ne yapacağımı bilemem. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفَ ما العمل حتى إذا أنا أُثرتُ إهتمام. |
| Suçluları o şeyin arka koltuğunda götürmekten utanıyorum. Senin koltuğunu bilemem ama benimkinde bir yay var ki sürekli-- | Open Subtitles | أنا مُحرج فقط من حجز مُجرمين في الخلف من تلك السيّارة، ولا أعرف حول مقعدكِ، |
| Böyle bir şeyi bilemem, değil mi? | Open Subtitles | لاأعلم,وعلي الرغم من ذلك,هل يمكنني؟ |
| Bunu bilemem ama bunu yapabilecek kadar zeki olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | لا أعرف شيئاً عن ذلك لكنني اعتقد بأنه يفكر بأنني ذكي كفاية لأفعلها |
| İç organları incelemeden bilemem. | Open Subtitles | من الممكن ، ولكن لن أعرف قبل أن أتفحص الأعضاء الداخلية |
| Bir şeylerin kırılmış ya da bozulmuş olması gibi. Aksi takdirde, çubuklarınız hakkında ne söyleyeceğimi bilemem. | Open Subtitles | لا بد من وجود تقدير لحالة الأضرار مثل شيء مكسور و إلا لن أعرف ما الذي سأقوله عن حالتك ؟ |
| Eskiden ne tip kadınlarla düşüp kalktığını bilemem... ama bana böyle muamele... | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ ما نوعَ هذه الإمرأةِ أنت مُتعود عَلى التَعَامُل معها. لَكنِّي لا أُقدّرُ أنْ أكُونَ |
| Başkalarını bilemem, ama ben tanırım. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ ماذا سيفعل الآخرون لَكنِّي سأميزه. |
| Şey, ne olur bilemem ama bence şimdilik iyi gidiyoruz. | Open Subtitles | حسناً لا أدرى بشأن هذا الأمر أظن أن علاقتنا تسير على ما يُرام فنحن نمضى قُدماُ على نحو جيّد للغاية |
| Yolculuktan nefret ederim. Ne alacağımı hiç bilemem. | Open Subtitles | أكره السفر ، لا أدرى ماذا آخذ معى |
| Bir Avustralyalının o para için neler yapacağını bilemem. | Open Subtitles | أجهل ماذا قد يفعل شخص أسترالي مقابل هذا المبلغ. |
| Ne olur bilemem ama oturarak ya da sırtüstü yatarak ölmem. | Open Subtitles | كنت أجهل مالذي سيحدث، لكنني لن أموت جالساً أو مستلقياً، |
| Ne diyeceğimi bilemem. | Open Subtitles | نعم، أنا فقط - أنا فقط - أنا لا أَعْرفَ ما أَقُولُ. |
| Ben senin için erkeksi yönden ne iyi olur bilemem. | Open Subtitles | ولا أعرف دائماً ما هو مناسبٌ لك كونك رجلاً |
| Nereden aldığını bilemem. | Open Subtitles | لاأعلم من أينَ أتىَ بها |
| Orasını pek bilemem. Fakat nasıl olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | حسناً لا أعرف شيئاً عن ذلك و لكني سأخبرك عنها |
| Sendrom X inmeye sebep olabilir ama kalp krizini bilemem. | Open Subtitles | تلك المتلازمة قد تسبب سكتة لا أعلم بشأن الأزمة القلبية |
| Onu bilemem. Ama senin rüşvetçi bir pislik olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لا أعلم عن هذا , لكني أعلم أنك فاسد حقير |
| Sizi bilemem ama ben kesinlikle o kadar uzun süre beklemek istemiyorum. | TED | أنا لا أعرف رأيكم بالموضوع، لكنني لا أود الانتظار حتى ذلك الوقت. |
| Bir daha görüşür müyüz artık bilemem. | Open Subtitles | وأما عن احتمالية لقائنا مرة أخرى.. فلا أعلم |
| Yarın ne olur bilemem ama bugün hastanede yatmayı kabul etti. | Open Subtitles | لا اعلم ما يحدث بالغد لكن اليوم وافقت أن تدخلَ المستشفى |
| Görgü kurallarını bilemem ama simetrinin bir cazibesi var. | Open Subtitles | لا علم لي بآداب السلوك، ولكن التناسق جذاب. |
| Aslında ne hissettiğinizi bilemem... ama bir şeyi bilmenizi istiyorum. | Open Subtitles | في الواقع . لاعرف كيف تشعر .. لكن اريدك ان تعرف اني سأبذل |