| Bu resimde Matt'in kafasını bilerek kestim, eşorfmanlarla olduğu için, bu fotoğrafı kullandığımı bilse, beni öldürebilirdi. | TED | لقد قمت باستراتيجيه في قص رأس مات من هذه الصورة، لآنه سيقتلني لو علم أنني استخدمها من أجل اطقم الرداء. |
| Eğer seninle olduğumu bilse, ne yapardı düşünmek bile istemiyorum... | Open Subtitles | لو علم أني كنتُ معك فلا أعلم مالذي قد يفعله 1 |
| Kızlara koçluk yaptığımı bilse çok bozulurdu. | Open Subtitles | سيشعر بالخجل من نفسه إذا علم أنّي أدرّب فريقاً للبنات |
| Şu anda konuştuğumuzu bilse seni öldürmekte hiç tereddüt etmez. | Open Subtitles | هو لن يتوانى عن قتلك لو عرف عن هذه المحادثه |
| Bunların olacağını bilse, yengem o kelimeleri yazar mıydı sence? Yazar mıydı? | Open Subtitles | أتتخيل أن عمّتي كانت ستكتب هذه الكلمات لو عرفت ما سيحصل تاليًا؟ |
| Yeteneğini bir daha asla kullanmayacağını bilse annen ne derdi? | Open Subtitles | ما الذي كانت لتقول لو علمت أنك لن تستعملها مجددا؟ |
| Adam, ameliyatı bir soytarının yaptığını bilse, şaşardı. | Open Subtitles | ـ لو علم هذا الشخص اي مهرجون سوف يقومون بعمليته لفقد وعيه |
| Baban ne yaptığını bilse kalp krizi geçirirdi. | Open Subtitles | والدك كان سيصيبه صدمة قلبية لو علم ما فعلت |
| Latin Amerikalı fakat eğer bilse ikimizi de öldürürdü. | Open Subtitles | حسناً, إنه أمريكي من أصل أسباني لكنه كان ليقتل كلانا لو علم بالأمر |
| Büyükbaban bugün burada olduğunu bilse, seninle gurur duyardı. | Open Subtitles | جدك سيكون فخوراً بك إذا علم أنك بين شعبك |
| Filodakiler bu şeyin stratejik bilgisine ne kadar güvendiğini bir bilse, akılları başlarından giderdi. | Open Subtitles | كما تعلم .. إذا علم الناس بأنك قد أعتمدت على ذلك الشيء بما يسمى بالإستخبارات |
| Aslında şu an burada olduğunu bilse seni öldürürdü. | Open Subtitles | فى الحقيقه قد يقتلك إذا علم أنكَ هنا الآن |
| Herkes senin sırrını bilse, belki sen de şüpheli olurdun. | Open Subtitles | تعرف ربما لو عرف الجميع سرك لأصبحت موضع الشبهات كذلك |
| - Dozer neler hissettiğimi bilse senden bunu yapmanı istemezdi. | Open Subtitles | لو عرف دوزر كيف شعرت، لما طلب منك أن تفعل ذلك |
| bilse bile, verdiğin zaman limiti anlamsız. | Open Subtitles | وحتى لو عرفت فأن مهلة حتى الخامسة هذه منافية للمنطق |
| Annemin onun akıllı olmadığını söyleyecek kadar cüretkar olduğunu bilse April ne derdi biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف ماذا ستقول آيبرل لو عرفت أن أمي عندها الجرآة لقول أنها ليست ذكية؟ |
| Ama bunun gerçekleşmeyeceğini Noriko bilse evlenmezdi. | Open Subtitles | ولكن لما كانت تتزوج لو علمت أنني لن افعل |
| Eğer size söylediğimi bilse Shaw ne düşünürdü dersiniz? | Open Subtitles | ماذا تظن شو سيفعل بي اذا علم أني اقول لك كل هذا ؟ |
| Kasabadakiler gerçekte kim olduğumuzu, yumurtayı bulmaya geldiğimizi bilse cevap verecek çok daha fazla sorumuz olur. | Open Subtitles | إن علم أهل البلدة حقيقة وجودنا هنا وقد كنا هنا لإيجاد البيضة لكان تحتم علينا أن نجيب على تساؤلاتهم بشكل أكبر |
| Onu iyi tanımıyordunuz her halde? Bunu buraya getirdiğimi bilse beni öldürürdü. - Gary, tam bir sağlık düşkünüydü. | Open Subtitles | لا,فهو لو كان يعلم اني جلبت هذه هنا,لكان قتلني |
| Bunu giydiğimi bilse kendisini nasıl hissederdi sence? | Open Subtitles | كيف سيكون شعورها برأيك إن عرفت أني أرتدي هذا؟ |
| Biri bile bilse, düşmene sebep olabilir. Düşmene sebep olabilir. Düşmene sebep... | Open Subtitles | إذا عرف أحدهم، فيمكن أن يجعلوك تسقط يمكن أن يجعلوك تسقط، يمكن... |
| Ama bunu bilmiyordu. Kaldı ki bilse bile inanılması çok zordu. | Open Subtitles | إذا عرفت هذه، والتي يمكن أن قل هي هل يعتقده؟ |
| Babam bir dernek evine gittiğimi bilse beni öldürür. | Open Subtitles | أَبّي سيَقْتلُني إذا عَرفَ إنني ذهبت إلى بيت الرابطة |
| Buradakiler senin polis olduğunu bilse Güney Kore'yi nasıl bir yer olarak görürler? | Open Subtitles | انظر، لو علمَ هؤلاء الناس أنك شُرطي، ماذا سيكون انطباعهُم عن شُرطة كوريا الجنوبية؟ |