| Gelen son bilgilere göre, saldırı gerçekleştiği sırada başkan da binadaydı... | Open Subtitles | ما نعلمه الاَن، أن الرئيسة كانت في المبنى عندما وقع الهجوم |
| O binadaydı. Tura katıldı. | Open Subtitles | ، لقد كان في المبنى لقد شارك في جولة سياحية |
| O halde Jack, Başkan Palmer suikaste uğradığı sırada, sniper'ın ateşlendiği binadaydı. | Open Subtitles | إذن جاك كان في المبنى الذى أطلق من القناص النار في نفس الوقت الذى تم إغتيال الرئيس بالمر فيه |
| Bakın, yardım etmek için aradım, arkadaşımız da binadaydı. | Open Subtitles | اسمعي، لقد اتصلّت للمساعدة، لأخبركم بأن صديقنا كان في المبنى |
| Beni götürdüklerinde Marwan hâlâ binadaydı fakat orada fazla uzun kalmayacaktır. | Open Subtitles | مروان) كان في المبنى عندما قاموا بنقلي، ولكنه لن يبقى هناك كثيراً) |
| O halde Jack, Başkan Palmer suikaste uğradığı sırada, sniper'ın ateşlendiği binadaydı. | Open Subtitles | إذاً، (جاك) كان في المبنى الذي به القناص (في نفس وقت اغتيال الرئيس (بالمر |
| Biliyorum binadaydı. Onu biri içeri aldı. | Open Subtitles | أنا أعلم انه كان في المبنى. |
| Tekrar ediyorum, CO19 binadaydı. | Open Subtitles | كرر, (سي او 19) كانوا في المبنى. |
| - Bu binadaydı. | Open Subtitles | - في المبنى. |
| Elvis binadaydı. | Open Subtitles | (إلفيس) كانت في المبنى. |
| Maurice Williams orada binadaydı ve ona baktığımda, hükümet tarafından desteklenen bu adam 7 küsur milyon dolar para almıştı ama bu fosil kendi evinin müzesinde kalmalıydı. | Open Subtitles | ... موريس ويليامز) كان هناك في المبنى) ويُحملق في وجهه، هذا الرّجل ... مدعومٌمن قِبل حُكومتنا بحصولهِ على سبعة ملايين، فاصلة ... |