| Onu memnun bir kadın yapabilirse, büyük bir büyücü demektir. | Open Subtitles | إذا أستطاع تحويلها إلى أمراه قانعه أنه بالفعل ساحر عظيم |
| Canını seven kaçsın! Büyük bir büyücü geldi. Kendi dünyasının ordularını çağırıyor. | Open Subtitles | إنجوا بحياتكم , لقد جاء ساحر عظيم إنه يستدعى جيوش من الأرض نفسها |
| Valentine onu uykuya yatıran iksiri yapanın bir büyücü olduğunu biliyor. | Open Subtitles | فلانتين يعرف ان مشعوذ قام بصنع الجرعة الذي وضعتها في النوم |
| Valentine onu uykuya yatıran iksiri yapanın bir büyücü olduğunu biliyor. | Open Subtitles | فلانتين يعرف ان مشعوذ قام بصنع الجرعة الذي وضعتها في النوم |
| Böyle bir şeyi yaparken yakalanacak kadar aptal bir büyücü tanıyor musun peki? | Open Subtitles | وهل تعرف ساحراً غبي بما يكفي لكي يقبض عليه وهو يقوم بشيء كهذا؟ |
| Hemşire olmak istiyorsun ve bir büyücü doktorun izinden gidiyorsun. | Open Subtitles | تريدين أن تكوني ممرضة و خرجتي للتو من عند طبيبة مشعوذة |
| Bir gün çok önemli bir büyücü olacağın anlamına geliyor. | Open Subtitles | يعني بأنّك ستصبح ساحرٌ مهمٌ جدّاً، في يوماً ما. |
| Böyle bir şehirde yaşadığına göre gerçekten harika bir büyücü olmalı! | Open Subtitles | يجب أن يكون ساحر رائع بالفعل ليعيشفيمدينةكهذه. |
| Bir Antik Çin filozofu 11. yy Irak halifelerini şaşkına çeviren bir büyücü acımasız bir efendiye esir düşmüş bir Alman yetimi. | Open Subtitles | فيلسوف صيني قديم ساحر أذهل خليفة المسلمين في القرن ال11 في العراق يتيم ألماني بائس اُستعبد من سيد قاسِ |
| Eccheverria, Hinchi yerlileri arasında bir büyücü bulmuş. | Open Subtitles | اتشيفيريا تعرف على طبيب ساحر هناك من الهنود الهنشي |
| Ona ve diğerlerine ne olacağı umurunda değil. Tek derdin sonunda gerçek bir büyücü olman. | Open Subtitles | أنت لا تهتم بما حْدثُ لها، أَو إلى الأُخريات أنت تريد أن تُصبحُ ساحر حقيقي فقط |
| YüzyıI'da Fransız bir büyücü vardı.Çıkaramadım şimdi, adı şeydi... | Open Subtitles | لقد كان هناك ساحر فرنسي في القرن السادس عشر .لا أعرف اسمه |
| Ama bir büyücü ona hiç eşiti gibi davranıp oturmasını istememişti. | Open Subtitles | ولكنى لم يأمرنى ساحر من قبل بالجلوس مثلى.. مثله |
| Harika, yani şimdi hem bir büyücü hem de polis tarafından aranıyorum. | Open Subtitles | عظيم، والآن أنا مُطاردة من قِبَل مشعوذ وقسم شرطة، سان فرانسيسكو |
| Tatlı çocuk. Az önce bir büyücü tarafından saldırıya uğradığını gördüm. | Open Subtitles | الرجل الوسيم لقد رأيته يُهاجَم من قِبَل مشعوذ |
| Gerçekten senin iyi bir büyücü olduğuna inanmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | هل حقاً تتوقّع منّي أن أصدق بأنك مشعوذ طيّب؟ |
| O sadece bir büyücü değil, ayrıca bir insan. | Open Subtitles | إنه ليس مجرد مشعوذ فقط، ولكنه بشريّ أيضاً |
| Otehlikede. bir büyücü onu takip ediyor. | Open Subtitles | إنها في خطر، تخافين أن يكون وراءها مشعوذ |
| Büyük bir büyücü olamasan da sen hâlâ benim abimsin. | Open Subtitles | حتى لو لم تصبح ساحراً عظيماً فلا تزال أخي |
| Bu işi yapabileceğini söyleyen bir büyücü buldum ama bazı riskler var. | Open Subtitles | وجدت مشعوذة تدعي أن بوسعها القيام بذلك، لكن هناك مخاطر. |
| Bir gün çok önemli bir büyücü olacağın anlamına geliyor. | Open Subtitles | يعني بأنّك ستصبح ساحرٌ مهمٌ جدّاً، في يوماً ما. |
| - Lâkin Ölümbüyücüsü olamaz bu. İnsan bir büyücü, celp edemez böylesi bir şerri. | Open Subtitles | لكن لا يمكن أن مستحضر الأرواح استدعاهم لا طاقة لساحر بشريّ باستحضار شرّ كهذا |
| - Ne dediğini hatırla, Zoc. "bir büyücü için, imkânsız diye bir şey yoktur." Peki, şimdi nesin? | Open Subtitles | استمع لنفسك الساحر لا يعرف هذه الكلمة |
| Pek sayılmaz. Asla tanışmadığın için şanslı sayılacağın kötü bir büyücü. | Open Subtitles | ليس بالضبط، كان مشعوذاً شرّيراً لحسن حظّكِ أنّكِ لمْ تقابليه قطّ |
| -Güçlü biri o. -O eski bir büyücü! Sizi uyarıyorum. | Open Subtitles | .إنها خبيثة بشدة- .إنها ساحرة عجوزّ ، أنا أحذركم- |
| Bir gün büyücülük yarışmasını kazanıp tam teşekküllü bir büyücü olacağım. | Open Subtitles | في يوم من الأيام سأفوز بمسابقة السحرة ومن ثم سأكون ساحرة قوية. |
| O Rita Repulsa, evreni kontrol etmeye çalışan galaksilerarası bir büyücü. | Open Subtitles | هذه ريتا ريبولسا ساحرة من بين المجرات ولديها نزعة كبيرة للسيطرة على الكون |