| Neden yaramayacağını düşünen bir ben varım ya? - Başka bir yolu olmalı. | Open Subtitles | تحسبينه سيّجدي، وتريدينه أن يجدي، لمَ أنا الوحيد ذا القناعة بأنّه لن يُجدي؟ |
| Bu şehirde bu oteli bir ben ziyaret ederim. | Open Subtitles | أنا الوحيد فى البلدة . الذى زار الفندق الكبير |
| Çok kötü bir fikir. Ne yani, bunu görebilen bir ben miyim? | Open Subtitles | انها فكرة سيئة جداً هل أنا الوحيد الذى يمكنه رؤية ذلك؟ |
| - Bu ailede yirminci yüzyılda yaşayan bir ben mi varım? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة في هذه العائلة التي تعيش في القرن العشرين؟ |
| "Yeni bir ben." çok doğru. Bunu sevdim. | Open Subtitles | "اثنين يشيران علي." ذلك صحيحُ بالضبط. |
| Evini kaybeden bir ben değilmişim. | Open Subtitles | ! حسناً ، لا يبدو أنّي الوحيد الذي فقد بيته |
| Bu oyunun içinde o kabus gibi serserileri küçümsemeyen bir ben mi varım? | Open Subtitles | هل أنا الشخص الوحيد الذي لا يقلل من قدر هذين الكابوسين؟ |
| Başka bir ben ile birlikte seyahat etmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أحظى بنسخة أخرى مني كي أسافر بصحبة نفسي |
| Ona arada bir ben bakabilirim. | Open Subtitles | بامكاني أن أكون الشخص الذي سيعتني بها في بعض الأحيان إذا أردت العون |
| Annem Cuma günü saçımı yıkarken kafamda bir ben buldu. | Open Subtitles | أمي قد وجدت شامة في شعري عندما كانت تقوم بغسل شعري في يوم الجمعة |
| Tamam, burada bu olanların normal olmadığını düşünen bir ben mi varım? | Open Subtitles | حسناً، هل أنا الوحيد هنا... من يحسب أن هذا الوضع ليس بجيد؟ |
| Kendime acımak zorundayım. Umursayan bir ben varım. | Open Subtitles | عليّ أن أشعر بالأسى على نفسي أنا الوحيد الذي يبالي بي |
| Geçen sefer neden buradan koşarak gittiğini hatırlayan bir ben değilim. | Open Subtitles | لست أنا الوحيد الذي يتذكر ..سبب هروبك من المدينة في زيارتك الأخيرة |
| Büyülü çubuklar ve taşlar etrafında olmadan uyanan bir ben varım. | Open Subtitles | أنا الوحيد الذي استيقظ دونما يجد نفسه مُخطى بتلكَ العُصيّ والأحجار المريبة. |
| Şu ana kadar burada oturup hiçbir şey yapmaya bir ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيد هنا والذي لم يفعل شيئاً حيال ذلك؟ |
| - Bir torba kristal methle etrafta dolaşıyor olmasını tuhaf bulan bir ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيد الذي يظن انه من الغريب انها تمشي مع كيس من الميث؟ |
| bu ailede kendine-şans-tanı genini bir ben mi almışım ? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة في العائلة التي ورثت جينات بالمصادفة؟ |
| Başka bir şey düşünmemiz gerektiğini düşünen bir ben miyim? | Open Subtitles | هل أنا الوحيدة التي لديها الأفكار الثانية؟ |
| - "Yeni bir ben." | Open Subtitles | - "إثنان يشيران علي |
| Evini kaybeden bir ben degilmisim. | Open Subtitles | ! حسناً ، لا يبدو أنّي الوحيد الذي فقد بيته |
| Sizi umursayan bir ben varım ama sen karımın yerini söylemiyor musun? | Open Subtitles | أنا الشخص الوحيد الذي يهتم بكم وأنتِ حتى لا تريدين إخباري عن مكان زوجتي؟ |
| Başka bir ben ile birlikte seyahat etmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أحظى بنسخة أخرى مني كي أسافر بصحبة نفسي |
| Ona arada bir ben bakabilirim | Open Subtitles | بامكاني أن أكون الشخص الذي يهتم بها في بعض الأحيان |
| Sol işaret parmağında tırnağın altında bir ben buldum. Biyopsi melanom olduğunu gösterdi. | Open Subtitles | وجدتُ شامة تحت ظفر سبابتها اليسرى أظهرت الخزعة أنّها ميلانوما |