| İyi bir insandı bu dansçıların her biriyle tek tek ilgilenirdi. | Open Subtitles | كان رجلاً صالحاً وقد كان يهتم لكلّ راقصة من تلك الراقصات |
| Babam iyi bir insandı ama korkaktı, tıpkı bizim gibi. | Open Subtitles | والدنا كان رجلاً جيداً، لكنه، كان ضعيفاً مثلنا |
| Baban iyi bir insandı, ama nasıI şirket işIetiIeceğini biImiyordu. | Open Subtitles | أبيك كان رجل صالح، لكنه لم يعرف كيفية إدارة العمل. |
| Canım, ona çok düşkün olduğunu biliyorum. Çok iyi bir insandı. | Open Subtitles | عزيزتي، أعلم أنك كنت مولعة جدا به وقد كان رجلا طيبا |
| Sana bakmazdı bile. Yine de iyi bir insandı. | Open Subtitles | لقد كان رجلًا حتى لم ينظر لكِ أبدًا |
| Yaratıcı çabalarımı desteklediler, çünkü büyükbabam sıfırdan başlamış bir insandı. | TED | ودعموا جهودي الإبداعية، لأن جدي كان شخص كون نفسه بنفسه |
| O iyi bir-- İyi bir insandı. | Open Subtitles | لقد كانت شخصاً محبوباً إذاً لماذا كنتِ تكرهينها بهذا القدر؟ |
| Yani bize eziyet ediyordu, ama sonuçta bir insandı. | Open Subtitles | لقد كان سخيفاً. كان كذلك، ولكنه كان شخصاً. |
| Bayan Bell, kocanızın kaybına çok üzüldüm... o iyi bir insandı. | Open Subtitles | سيدة " بيل " آسفة لخسارتك لزوجك لقد كان رجلاً صالحاً |
| - Biliyorum Harley çok iyi bir insandı ama belli ki tıp uygulamaları konusunda farklı yöntemlerimiz var. | Open Subtitles | اعلم بأن هارلي كان رجلاً عظيماً لكن واضح جداً بأن لدينا ً طرق مختلفه من الناحية الطبية |
| Kardeşini çok severdim. Harika bir insandı. | Open Subtitles | لقد أحببت شقيقكِ للغاية لقد كان رجلاً عظيمًا |
| Burada yıllar boyunca huzur içinde yaşadı. İyi bir insandı. | Open Subtitles | لقد عاش هنا في سلام لسنين كان رجلاً صالحاً |
| İyi bir insandı. | Open Subtitles | لقد كان رجل جيد ,كان يعتقد أنه يحارب مع الجانب الصحيح |
| Sen onu büyünün etkisi altına alıncaya kadar kardeşim iyi bir insandı. | Open Subtitles | اتعرفين, اخي كان رجل صالح الي ان سيطرتي عليه بتعويذتك. |
| Vicdanlı ve bağışlayıcıydı, ama aynı zamanda bir insandı ve inatçı ve uzlaşmaz bir insan sarrafıydı. | Open Subtitles | كان غير منحازا ومتسامحا لكنه ايضا كان رجلا الحزم وصلابة الرأي من صفاته |
| Ama Hershel Maggie'nin babası muhteşem bir insandı. | Open Subtitles | لكنّ (هيرشل) والد (ماجي) كان رجلًا عظيمًا. |
| Ama şahsi kusurlarına karşın samimi ve kibar bir insandı. | Open Subtitles | بدلاً من أن تصبح له سيرة حافلة بالإنجازات. الفشل الشخصي كان حليفه مع ذلك، كان شخص لطيف، وحنون، |
| Belki Vera biraz deliydi ama onun da dediği gibi iyi bir insandı. | Open Subtitles | ربما (فيرا) كانت مجنونة ولكن مثل ما قالت عن نفسها كانت شخصاً جيد |
| Tamam bakın, normal gözleri ve tırnakları olan normal bir insandı. | Open Subtitles | كان شخصاً عادياً لديه عينان عاديتان و كذلك أسنان و أظافر أصابع |
| Samuray olabilir ama ayrıca etten kemikten bir insandı. | Open Subtitles | ربما كان ساموراى لكنه كان إنساناً أيضاً من لحم ودم |
| O kendini kurtarmak için savaşmış, bütün bir insandı. | Open Subtitles | كانت إنسانة بالكامل قاومت لكي تحرر نفسها |
| O böyle bir insandı işte. Ve böyle bir insanı elimden aldın. | Open Subtitles | كانت امرأة هذه شيمها، هذه هي المرأة التي سلبتني إيّاها |
| Amy iyi bir insandı ama eğer bu olayla bir ilgim olduğunu düşündüğünüz için buradaysanız... | Open Subtitles | ايمي كانت انسانة جيدة ولكن ان كنت هنا لأنك تعتقد ان لي علاقة بما حدث لها |
| Şüphesiz ki kızınız harika bir insandı. | Open Subtitles | ابنتك بلا شك كانت شخص عظيم ورائع |
| Ling çok nazik bir insandı... ve zor bir hayatı vardı | Open Subtitles | لينج كانت شخصية طيبة جدااا وعاشت حياة قاسية |
| Tanrı aşkına, adam bir insandı! | Open Subtitles | لقد سأمت من أرائكِ تلك الرجل كان انساناً |
| - O, özel bir insandı, komser Çok özel | Open Subtitles | كان رجلاَ مميزاَ جداَ |