| Yerine seksi bir kütüphaneci verirsen, alırım onu. | Open Subtitles | سآخذه إن اعطيتني أمينة المكتبة المُثيرة |
| Onu burada böyle bırakamam, o bir kütüphaneci. | Open Subtitles | لا يمكننا تركها هكذا هي أمينة المكتبة |
| Sana bir kütüphaneci olabileceğini düşündüren nedir? | Open Subtitles | ما الذي يجعلك تعتقد أنك أمين المكتبة المطلوب؟ |
| Kimse bir kütüphaneci hakkında böyle konuşamaz... kütüphaneci bile... | Open Subtitles | لا أحد يتحدث عن أمين المكتبة هكذا ولا حتى أمين المكتبة |
| William, ne muhteşem bir kütüphaneci olurdun! | Open Subtitles | وليام ، كان يمكن أن تكون أمين مكتبة رائعاً |
| Bak, iyi bir kütüphaneci olmakla büyük bir kütüphaneci olmak arasında fark vardır. | Open Subtitles | انظر؛ هذا هو الفرق بين أمين مكتبة جيد وأمين مكتبة عظيم |
| Neden bir fotokopi makinesi satıcısı bir kütüphaneci ve bir gazeteci toplu halde intihar etmeye karar vermiş olsun? | Open Subtitles | لم يقوم بائع آلات طباعه و أمينة مكتبة و صحفي اسكوتلندي بالتجمع سويةً و يقرروا أن يطلقوا النار على أنفسهم ؟ |
| O bir kütüphaneci. | Open Subtitles | أنها أمينة المكتبة |
| Hayır, ben bir kütüphaneci duyuyorum. | Open Subtitles | لا ، أنا أمينة المكتبة |
| Bayan Crail'e bir kütüphaneci. | Open Subtitles | أمينة المكتبة الأنسة "(كريل)". |
| - O da eski bir kütüphaneci olmalı? | Open Subtitles | انه أوه؛ انه كان أمين المكتبة السابق |
| Yani, maskotunuz bir kütüphaneci. | Open Subtitles | أعني فأنت أمين المكتبة الذي يجلب الحظ *تهزأ به* |
| bir kütüphaneci olan sen, bir kitaba zarar verdin! Söyle bana! | Open Subtitles | أنت، أمين المكتبة تدمر كتابا؟ |
| Eğer sinirlendiysen kendine işkence edebileceğin bir kütüphaneci bul. | Open Subtitles | إن كنتِ منزعجة، جدي لنفسك أمين مكتبة كي تعذبيه |
| Beş yüzyıl önce yaşamış bir kütüphaneci bizi geçti mi? . | Open Subtitles | أمين مكتبة آخر سبقنا إلى هنا منذ 400 عام. |
| bir kütüphaneci bunu yazdıysa asâ burada değildir. | Open Subtitles | لو أن أمين مكتبة ترك الملحوظة، والقضيبليسهنا.. |
| Bak, ikimiz de imkânsız bir duruma adapte olmaya çalışıyorduk ama sen bir üniversitede hoca değilsin, ve ben kesinlikle bir kütüphaneci değilim. | Open Subtitles | انظر، كنا نحاول التكيف مع وضع مستحيل ولكنك لست أستاذاً جامعياً ولا أنا أمينة مكتبة |
| bir kütüphaneci olmayı seçmek ve McPherson'da çalışmayı seçmek bu çaresizlik duygusunu bırakıp diğer insanlara yardım etme yollarını aramaktı. | TED | أني أختار أن أكون أمينة مكتبة وأختار أن تكون في ماكفرسون كان هذا أنا أترك الشعور بالعجز وإيجاد الطرق لأكون داعمة للآخرين. |