| Hey, eğer kendimi iyileştirmiş olmasaydım seni bir kurbağa gibi parçalara ayırırdım. | Open Subtitles | هيه لو انني لم اشفي نفسيّ لقمتُ بتشريحك مثل الضفدع | 
| "Sıkıntılı bir durumun güzel yanı bir kurbağa gibi çirkin ve zehirli olsa da başına kıymetli bir mücevher giymiştir." | Open Subtitles | "في الأغراض الحلو الشدائد ، "قبيحة وسامة مثل الضفدع بعد ترتدي جوهرة ثمينة في رأسه". | 
| Umarım bir kurbağa gibi derisini yüzer. | Open Subtitles | أمل ان يسلخ جلدها مثل الضفدع | 
| Azar azar ısıtılan bir suyun içine koyulup kaynayarak öleceğini bilmeyen bir kurbağa gibi. | Open Subtitles | لا، لقد تغيّرت. كالضفدع الذي وُضع في قِدر من الماء والذي سُخن تدريجيًا حتّى إنّه لم يدرك إنّه يُغلى حتى الموت. | 
| bir kurbağa gibi atla. Sadece küçük bir harf. | Open Subtitles | القفز كالضفدع أخطأت بحرف واحد | 
| "Ve bir kurbağa gibi incelerler." Biliyorum, baba. | Open Subtitles | -وتشريحك مثل الضفدع . -اعرف ذلك, ابي . | 
| bir kurbağa gibi atla. Sadece küçük bir harf. | Open Subtitles | القفز كالضفدع أخطأت بحرف واحد | 
| "Çöpü bir kurbağa gibi alabilirsin. | Open Subtitles | "يمكنكم التغوط كالضفدع | 
| "Çöpü bir kurbağa gibi alabilirsin. | Open Subtitles | "يمكنكم التغوط كالضفدع |