| Cezaevinde, Barnett'in öldüğü söylenen gece, onu canlı gördüğüne dair yemin eden bir mahkumla konuştum. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع صديق لـ " بارنيت " فى السجن إنه يقسم أن رآه حيا فى الليلة التى قالوا أنه مات فيها |
| Cezaevinde, Barnett'in öldüğü söylenen gece, onu canlı gördüğüne dair yemin eden bir mahkumla konuştum. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع صديق لـ " بارنيت " فى السجن إنه يقسم أن رآه حيا فى الليلة التى قالوا أنه مات فيها |
| Neyse, hâlen ölüm hücresindeki bir mahkûmla evli ve-- | Open Subtitles | كما أنها مازالت متزوجةً من سجين . . محكوم ٍ عليه بالإعدام أدين |
| Biri Fort Wayne, Indiana'da yaşayan Cabe Green adında eski bir mahkûmla. | Open Subtitles | أحدهما من سجين سابق يدعى (كاب جرين)، والقاطن حاليًا في "فورت واين"، (إنديانا) |
| İster sizin gibi bir mahkumla ister bir gardiyan ya da müdürün kendisiyle karşı karşıya olun, son isteyeceğiniz şey adınızı öğrenmesidir. | Open Subtitles | ولذا سواءاً إن كنت تتعامل مع سجين مثلك أو حارس أو حتي أمر السجن نفسه فأخر شئ تريده |
| Cezaevinde geçirdiği kalan sürede, kız arkadaşını öldürmekten hüküm giymiş bir mahkumla duygusal bir ilişkiye başladı. | Open Subtitles | خلال سنوات سجنها عملت علاقه رومانسيه مع... سجين مدان بقتل صديقته |
| Sally bir mahkumla ilişki kuracak türden biri değildi. | Open Subtitles | لم تكن سالي من النوع الذي يتورط مع سجين |
| İdamlık başka bir mahkumla birlikte. | Open Subtitles | مع سجين مُدان آخر |
| Başka bir mahkumla kavga oldu. | Open Subtitles | كان هناك قتال مع سجين آخر. |