| O günlerde Bizimle kalan annemin küçük kardeşi olan amcamı arıyorlardı. | Open Subtitles | يبحثون عن خالي شقيق والدتي الأكبر يعيش معنا ذلك الوقت |
| Bizimle kalan bir adam vardı. | Open Subtitles | كان لدينا رجل يعيش معنا |
| Jacob, şu anda Bizimle kalan tek çocuk. | Open Subtitles | (جيكوب) الطفل الوحيد الذي يعيش معنا حالياً |
| Bizimle kalan bir müzisyen var. | Open Subtitles | كان هناك موسيقي يعيش معنا |
| Bazen evde Bizimle kalan o kadar çok insan oluyordu ki tüm odalar gezginlerle doluyordu. | Open Subtitles | أحياناً ، كان يبقى معنا الكثير من الناس كل الغرف مليئة بالمسافرين |
| Bazen evde Bizimle kalan o kadar çok insan oluyordu ki tüm odalar gezginlerle doluyordu. | Open Subtitles | أحياناً، كان يبقى معنا الكثير من الناس كل الغرف مليئة بالمسافرين |