- Babam, o burada yokken... - ...bu çizgiyi geçmememi söylüyor. | Open Subtitles | بابا يقول بينما هو بعيدا، أنا لست على تجاوز هذا الخط. |
Eğer bu çizgiyi geçersen beni öldürmeye hazır olsan iyi olur. | Open Subtitles | إن تخطيت هذا الخط .. فمن الأفضل أن تكون مستعدا لقتلي |
Baban etrafı toparlamam için bu çizgiyi geçmeme izin vermeyecektir. | Open Subtitles | والدكَ لا يتركني أتخطى هذا الخط من أجل التنظيف والترتيب |
Harika omuzlar ve bu çizgiyi çok sevdim. | Open Subtitles | أكتاف الرائعة أحب ذلك الخط المفصل للأكتاف. |
bu çizgiyi geçersen, yanlış anlaşılma başka bir şeye dönüşür. | Open Subtitles | إن عبرت هذه الحدود فننتقل من سوء الفهم لشيئ آخر |
bu çizgiyi geçemezsin. Demek sen ayarladın. | Open Subtitles | هنالك حدود لا ينبغي عليك تجاوزها - إذاً نصبت فخ له - |
ve bu çizgiyi oluşturmak 24 saat sürdü. | TED | و هكذا استغرقت قرابة 24 ساعة للحصول على هذا الخط. |
bu çizgiyi doğru tutarak, bütün kesirleri tamsayılardan biriyle eşleyebiliriz. | Open Subtitles | بشدّ هذا الخط باستقامة، يمكننا مطابقة كل كسر مع إحدى الأعداد الصحيحة. |
Yerlilerin koşullarının iyileştirilmesi ile ilgili olarak bu çizgiyi aşmamız gerekecekse de varsın olsun. | Open Subtitles | و اذا ما كان علينا تجاوز هذا الخط لملاحقة اصلاح الهنود |
bu çizgiyi geçersen bu yanlış anlaşılmayı... | Open Subtitles | اذا عبرت هذا الخط سننتقل نم سوء تفاهم الى شئ أخر |
Şunu bilmelisin ki, bu çizgiyi geçersen makalenin aptalca olduğunu da kabul etmiş olursun. | Open Subtitles | ويكون فى علمك اذا تخطيت هذا الخط سوف تعرفين ان هذا المقال غبى |
Sinyali duyduğun zaman bu çizgiyi takip et. | Open Subtitles | وعندما تسمعين الإشارة،ابقي على هذا الخط. |
Şu anda burada; işaretsiz bıraktım bir saat içinde bu çizgiyi, iki saat içinde de şunu geçecek. | Open Subtitles | الآن، فمن هنا. تركت لحالها، انها سوف تعبر هذه الخط في ساعة واحدة، هذا الخط في البلدين. |
Ve bazı zamanlar olur -- örneğin, oğlumun arkadaşı kapıyı açık bırakır, köpekler bu çizgiyi öte geçemeyeceklerini bilmelidirler. | TED | وهناك أوقات -- علي سبيل المثال، لو أن صديق أبني ترك الباب مفتوحا، الكلب يجب أن يعلم أن لا يتجاوز هذا الخط. |
Bırakın beni! Şu onbinlikten bir parça pay almadıkça bu çizgiyi geçmiyorum. | Open Subtitles | لن أجتاز هذا الخط حتى آخذ جزء من الألف |
Beni devirip bu çizgiyi geçersen sana saygı duyarım. | Open Subtitles | إدفعني إلى هذا الخط سيكون عندك إحترامي |
bu çizgiyi geçme. O çizgiyi geçme. | Open Subtitles | توقف عند هذا الخط فقط توقف عنده |
Pekala, kimse bu çizgiyi geçmeyecek. | Open Subtitles | حسناً ، ما من أحد ليعبر هذا الخط |
Ama hayat karmaşıklaştıkça bu hat silinir biz de bu çizgiyi geçtiğimizi sandığımızda davranışımızı haklı çıkartmak isteriz. | Open Subtitles | ولكن كلما كبرت في الحياه أصبحت معقده ذلك الخط إنطمس وتعلمنا بأن نبرر لأفعالنا عندما نصدق بأننا قد تجاوزناه |
(Gülüşmeler) Eğer bu çizgiyi geçerse, pek çok şey gerçekten değişiyor. | TED | (ضحك) وعندما تتجاوز ذلك الخط. سيتغير بالتالي الكثير من الأشياء حقاً. |
bu çizgiyi geçersen, yanlış anlaşılma başka bir şeye dönüşür. | Open Subtitles | إن عبرت هذه الحدود فننتقل من سوء الفهم لشيئ آخر |
bu çizgiyi geçerseniz... olaylar yanlış anlamanın... dışında bir hal alır. | Open Subtitles | إن عبرت هذه الحدود فننتقل من سوء الفهم لشئ آخر |
bu çizgiyi geçemezsin. Demek sen ayarladın. | Open Subtitles | هنالك حدود لا ينبغي عليك تجاوزها - إذاً نصبت فخ له - |