| 2000 yaşında olması bu kemiği, kesin olarak Tunç Devrine koyar. | Open Subtitles | حوالي 2.000 عام تضع هذه العظمة بشكل يقين في العصر البرونزي |
| Çoktan gül dikeniyle zehirledi bile. bu kemiği günbatımına kadar istiyor. | Open Subtitles | سممته فعليًا بأشواك الورد، وتودّ هذه العظمة بحلول المغيب. |
| bu kemiği gerçekten severdi. | Open Subtitles | لقد أحب حقاً هذه العظمة |
| Aranızdan birisi bu kemiği insan ayak kemiğiyle karıştırmış. | Open Subtitles | ويعوض عمّن إعتقد منكما أنّ هذا العظم هو عظم الإنسان الإسفيني الإنسي. |
| bu kemiği gördün mü? | Open Subtitles | هل ترى هذا العظم ؟ |
| İpe bağlanmış bu kemiği buldum. | Open Subtitles | ووجدت هذه العظمة مربوطة بحبل |
| Şimdi bu kemiği alıp kemireceğim. | Open Subtitles | -سأتناول هذه العظمة الآن، وامضغها . |
| Şimdi bu kemiği alıp kemireceğim. | Open Subtitles | -سأتناول هذه العظمة الآن، وامضغها . |
| bu kemiği daha önce kırılmış. | Open Subtitles | قد كُسر هذا العظم من قبل |