| Büyük babam vefat ettikten sonra, Bu masayı yanımda getirdim ve ofisime koydum, ve bana onu hatırlatıyor. | TED | و عندما توفي جدي، أخذت هذه الطاولة و أحضرتها لمكتبي، و إنها تذكرني به. |
| Affedersiniz, Bay Ferrante. Bu masayı her gece size ayırtmamı ister misiniz? | Open Subtitles | عفوا سيد فيرانتى هل احجز هذه الطاولة لكم كل ليلة |
| Burası İsa'nın gelip Bu masayı devirmesi gereken yer değil mi? | Open Subtitles | أليس على المسيح أن يأتي ويقلب هذه الطاولة الآن ؟ |
| Partiyi bitirdiğim için üzgünüm ama Bu masayı almam gerekiyor. | Open Subtitles | أسفة لأنهاء الحفلة، لكن أحتاج أن آخذ هذا المكتب |
| Bu masayı 5 yıl ben kullandım. | Open Subtitles | أنتي تعلمين أنه كنت أملك هذا المكتب لمدة 5 سنوات |
| Bu masayı sürekli rezerve etmek için kiminle konuşmalıyım? | Open Subtitles | مع من أتحدث لكي أحجز هذه الطاولة بشكل دائم ؟ |
| Bu masayı kapabilmek için ne taklalar attım bir bilsen... | Open Subtitles | ليست لديك فكرة كم بذلت لأحصل على هذه الطاولة |
| Etrafta dolaşıp Bu masayı beya sokma sakın. | Open Subtitles | أياكي أن تعبثي و تقعي في المشاكل على هذه الطاولة. |
| Çabuk! Peki Bu masayı o karpuz kafanda parçalasam nasıl olur? | Open Subtitles | حسنٌ ما رأيك بأن أحطم هذه الطاولة على رأسك السخيف الأشبه بالبطيخة؟ |
| Kim "boyu önemli değil" demişse Bu masayı hiç görmemiş. | Open Subtitles | من قال بأنّ الحجم لا يهم، فإنّه لم يرى هذه الطاولة |
| Garson, Bu masayı donatın ve sakın para almayın. | Open Subtitles | جرسون، هذه الطاولة تحظى بكل شيء ! مجاناً |
| Bu masayı kurarken çok fena çalışmıştım. | Open Subtitles | لقد عملت بجد جداً لكي .أرتب هذه الطاولة |
| Örneğin, Bu masayı ele alın. | Open Subtitles | خذ هذه الطاولة على سبيل المثال |
| - Bu masayı ödevlerini yapar diye koyduk. | Open Subtitles | أضفت هذا المكتب لتنجز عليه وظائفها المدرسية |
| Müfettiş olsaydınız, Bu masayı incelememe yardım edebilirdiniz. | Open Subtitles | إن كنت محقق ساعدني بتفتيش هذا المكتب |
| Sana Bu masayı yapmanda yardım ediyorum, değil mi? Evet. | Open Subtitles | ساعدتك في بناء هذا المكتب صح ؟ |
| Bu masayı benim odamdan çıkartın. | Open Subtitles | انقل هذا المكتب من وحدتي |
| Bu masayı beğendim. | Open Subtitles | يعجبني هذا المكتب. |
| Bu masayı alabilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك أخذ هذا المكتب |
| - Sen de brokolini yiyene dek Bu masayı terketmiyorsun. | Open Subtitles | لن تغادر هذه المائدة. ما لم تأكل القرنبيط. |
| Bu masayı kaçırmak istemedim. | Open Subtitles | أنا لَمْ أُردْ أَنْ أَتغيّبَ عن هذه المنضدةِ. هي أفضل واحدة. |
| Bu masayı ve bu haneyi böyle donattığı için Tanrı'ya şükürler olsun. | Open Subtitles | نشكر الرب على مباركته لهذه الطاولة, ولهذه الأسرة |