| Bu sabah Namibia'dan dönüşümde USÖ'nin üyeleriyle, bu salgının durumuyla ilgili acil bir toplantı yaptık. | Open Subtitles | عند عودتي من ناميبيا هذا الصباح.. أطلعت على الفور كبار أعضاء أي اتش سي... حول الحالة الراهنة لهذا الوباء. |
| Neyse ki, bu salgının bir tedavisi var. | Open Subtitles | لحسن الحظ، هناك علاج لهذا الوباء. |
| Bu da şu anlama geliyor ki, artık bu salgının belini kırmak için araçlarımız var. | TED | ما يعنيه ذلك أننا نملك الأدوات لكسر ظهر هذا الوباء. |
| bu salgının başlangıcında Komutanınız size bu geminin dünyadaki en güvenli yer olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | في بداية هذا الوباء قائدكم أخبركم جميعا أن هذه السفينة هي أأمن مكان على الأرض |
| Bak, bu salgının bir açıdan kıyamet olduğunun farkındayım ama iyi tarafından bak. | Open Subtitles | انظرو، اعلم أن هذا الوباء مُدمر لكن.. أنظرو بالمقلوب |
| bu salgının kontrol altına alınması gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن يرد هذا الوباء. |
| Bütün bu salgının sebebi o. | Open Subtitles | إنه سبب هذا الوباء |
| bu salgının benzeri yok. | Open Subtitles | هذا الوباء ليس كأي شيء اخر |
| bu salgının kasti olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | -أتقول أنّ هذا الوباء ... كان متعمدًا؟ |