| Onun günahlarını affet ve... onu gönderdiğimiz bu suları kutsa. | Open Subtitles | بارك هذه المياه و أبعد عنه الخطيئة الذي نرسل لك جسده الآن. |
| Ama sen bu suları, ve kızımızıda tanıyorsun. | Open Subtitles | لكنك تعرفين هذه المياه وأنت تعرفين بنتنا |
| Amerikan kolonileri bu suları temizledi, | Open Subtitles | تأمين هذه المياه مسئولية المُستعمرات الأمريكية |
| Orada kaybolmam. bu suları gayet iyi biliyorum. | Open Subtitles | لا يسعني الفرار فأنا أعرف تلك المياه جيداً |
| bu suları avucumun içi gibi bilirim. | Open Subtitles | أعرف تلك المياه كما أعرف ظهر يدّي |
| Balıklar bu suları her türlü canlı ile paylaşır, | Open Subtitles | يتشارك السمك هذا الماء مع كلّ أنواع المخلوقات. |
| bu suları sevmiyorum. | Open Subtitles | هل هو المعدني؟ انا احب هذا الماء فقط |
| Denizkızları, bu suları anılarla görevlendirdiler. | Open Subtitles | الجنيات قاموا بشحن هذه المياه بالذكريات |
| Korsanlar bu suları kullanamaz. | Open Subtitles | القراصنة لايبحرون في هذه المياه |
| Denizkızları bu suları anılarla doldurdu. | Open Subtitles | حوريات البحر ملئن هذه المياه بالذكريات |
| Konteynır gemileri gün boyu bu suları yararak geçiyor ve Los Angeles'a gidip geliyorlar. | Open Subtitles | سفن الشحن تعبر هذه المياه على مدار الساعة "داخلة و خارجة من "لوس أنجلس |
| bu suları biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف هذه المياه. |
| Kaptan, bu suları iyi bilirim. | Open Subtitles | اعرف هذه المياه جيدا |
| bu suları biliyormusun? | Open Subtitles | أنت تعلم هذه المياه ؟ |
| - bu suları bilirmisin ? | Open Subtitles | هل تعرف تلك المياه , هيه؟ |
| Hadi, bu suları köylere götürelim. | Open Subtitles | هيا بنا، دعونا نأخذ هذا الماء للقرية |
| Selam, bu suları teslim almak için bir imza atacak birisi lazım. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}أحتاج أحدًا ليوقّع منْ أجل هذا الماء |